Tüketici sıfatı bütün insanları istisnasız olarak içine alan değişmez bir özelliktir. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü, Turizmi “İnsanların eğlence, iş veya diğer amaçları doğrultusunda normal çevreleri dışında yerlere gitmesi ve takip eden bir yılı geçmeyen süre boyunca oralarda kalmasıdır.” şeklinde tanımlamıştır.
Turizm faaliyeti; insanların devamlı yaşadıkları ve çalıştıkları veya günlük sıradan ihtiyaçlarını giderdikleri yerlerin dışına seyahatleridir. İş veya meslek icrası veya gezginlik gayesiyle çıkılan bu seyahatlerde genellikle turizm işletmelerinden konaklama ve seyahat işletmelerinden ulaşım hizmetlerini talep edilmektedir. Bu taleplerini doğrudan kendileri yapabildiği gibi seyahat acenteleri veya tur operatörleri vasıtasıyla yapabilmektedirler. Turistik tüketim bağımsız bir yapıya sahiptir. Turistik tüketim; konaklama, ulaşım, gezme, beslenme gibi seyahat sürecinde yararlanılacak bütün mal ve hizmetlerden kaynaklı ilişkiler ve olaylar bütünü olarak değerlendirilmektedir.
Turizm ekonomideki bütün mal ve hizmetlerle rekabet halindedir. Kültürel, sosyal, iklimsel, psikolojik, ekonomik, politik ve siyasi etmenlere karşı duyarlıdır.
Turizm sorunlarını “Hizmet Kalitesi” ve “Güvenlik” başlıkları altında incelemek mümkündür.
Konaklama, Seyahat, Ağırlama, Transfer, Rehberlik, Acente ve Tur Faaliyetleri, Beslenme ve Temizlik başlıkları “Hizmet Kalitesi” başlığında değerlendirilebilir.
Konaklama Tesislerinin, Ulaşım-Transfer Araçlarının, Beslenme Ünitelerinin tamamının, bireylerin yaşam hakkı kapsamında güvenilir olması “Güvenlik” başlığında değerlendirilebilir.
Güvenlik ve Hizmet Kalitesi sorumluluğunda birinci öncelik; bireylerin ruh ve beden sağlıklarının, ekonomik ve psikolojik varlıklarının, kültürel ve sosyal değerleriyle ekonomik unsurlarının adil ve eşit şekilde korumayla görevli olan devlete aittir. Devlet anayasadan kaynaklanan pozitif yükümlülüklerini yasal düzenlemeler ve denetimler yoluyla hukuka uygun ve eksiksiz yerine getirmek zorundadır.
Güvenlik ve Kalite Sorumluluğunda ikinci sıra sıra yerel yönetimlerdedir. Bağlı oldukları yasal düzenlemelerdeki yetki ve sorumlulukları kapsamında tıpkı devlet gibi eşit ve adil, eksiksiz ve hukuka uygun denetleme faaliyetlerinde bulunmak zorundadır.
Üçüncü sıra ise; bütün yasal düzenlemelere uygun, kaliteli, saygın ve seçkin turizm hizmetini gerçekçilik ekseninde, eğitimli personel ile üretme yükümlülüğü taşıyan turizm işletmeleri, seyahat acenteleri, beslenme işletmelerindedir.
Dördüncü sıra ise; yasal haklarının farkındalığına varmamış, yasal ihbar, şikayet ve dava mekanizmalarını harekete geçirmeyen tüketicilere aittir.
Turizm faaliyetinin niteliği gereği, tüketicinin temel haklarından olan iade etme, misli ile değiştirme, ayıbın giderilmesi, turizm faaliyetinin dönemsel bir zaman için gerçekleşmesinden kaynaklı olarak seyahat, tatil paketi, konaklama, etkinlik, ulaşım gibi hizmetlerin stoklanmasının ve saklanmasının mümkün olmaması, hizmetin oluşması için katlanılan tedarik maliyetleri riskinin hizmet üretenlere yüklenmesi, tüketicinin nedensiz ve tazminatsız cayma hakkının varlığı gibi nedenlerle de Tüketici Kanunu yetersiz kalmaktadır. Hem tüketici kanunun yetersizliğinin hem bakanlık ve yerel yönetim denetleme faaliyetlerinin yetersizliğinin giderilmesi, bütüncül yasal düzenlemeler gerektirdiğinden, devletin pozitif yükümlülüğü kapsamında devlet tarafından gerçekleştirilmelidir.
Bir konaklama tesisi yanar, diğeri depremde çöker, bir diğeri sele maruz kalır, öteki işletme ve personel kusuru veya ihmaliyle onlarca yüzlerce bireyin ölümü, yaralanması, ruhsal veya düşünsel travmalara maruz kalması, ekonomik bütünlüğünün bozulması sonuçlarını doğurmaktadır. Devletin, bütüncül, kapsayıcı, eşit ve adil turizm yasal müktesebatı olmadan, tüketicinin çığlıklarının, ihbar ve şikayetlerinin, talep ve davalarının münferit hadiseler olarak kalacağı gerçeğiyle yüzleşmesi zorunludur. Tüketici de yurttaşlık hakları ve tüketici haklarını idari ve hukuki mercilerde sonuna kadar kullanmazsa, telafisi imkansız zararlara uğrayacağının farkında ve bilincinde olmak zorundadır.Bu vesileyle, Bolu Grand Kartal Otel’de meydana gelen yangında vefat eden hükmen şehitlerimize sonsuz rahmet, yaralananlara acil şifa, aileleri, yakınları ve dostlarına kalıcı sabır diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.
Av. Yasemin BAL
+905327744200