Erhan Vergili
Köşe Yazarı
Erhan Vergili
 

Yangınla Beraber Adalet de mi Kül Oldu?

Bolu Kartalkaya’da 21 Ocak’ta yaşanan yangın, sadece bir otelin değil, adalet duygumuzun da küle döndüğünü bir kez daha gözler önüne serdi. 78 insan... Çocuklar, anneler, babalar, sevdiklerine tatil sürprizi yapmak isteyenler... Hepsi, göz göre göre gelen bir felaketin kurbanı oldu. Ve her felakette olduğu gibi, yine sorumlular bulunamadı, yine gerçek suçlular yargılanmadı, yine hesap veren olmadı. Otelin yangın güvenliği standartlarına uymadığı, temel tedbirlerin alınmadığı, yangın alarmı ve otomatik söndürme sistemlerinin çalışmadığı ortaya çıktı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy bile otelde tespit edilen sekiz eksiklikten bahsetti. Peki, bu eksikliklere göz yumanlar neden yargılanmıyor? Otel sahipleri, işletmeciler, yerel yönetimler neden hâlâ rahatça nefes alabiliyor? İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, yangının ardından “10 günde bu işi çözeriz” dedi. Bugün kaç gün geçti? 10, 20, 30... Günler geçti ama değişen hiçbir şey yok. Gözaltına alınan birkaç kişi, göstermelik soruşturmalar, ekran karşısında yapılan kuru açıklamalar... Oysa gerçek sorumlular hâlâ yerlerinde duruyor. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bu ihmalin neresinde? Yangına davetiye çıkaran bu sistemin parçası olan isimler neden yargı önüne çıkarılmıyor? Türkiye’de felaketlerin ardından yaşananları artık ezberledik. Maden facialarında, depremde, selde, yangında, hep aynı senaryo: Yetkililer mikrofon başında büyük büyük konuşur, birkaç gün sonra her şey unutulur. Ölen ölür, kalan sağlar devam eder. Ama adalet yerini bulmaz. Bu ülkede felaketler önlenebilir ama önlenmiyor. Çünkü kimse sorumluluk almıyor. Çünkü hesap vermesi gerekenler, hesap soran konumunda. Bir ülkede güvenlik standartları sağlanmaz, denetimler göz ardı edilir, felaketler kader diye kabullenilirse, orada ne adalet olur ne de vicdan. Türkiye'de artık yandı, bitti, kül oldu dönemi sona ermeli. Kartalkaya’daki yangın, Türkiye’de bir şeylerin değişmesi gerektiğini bir kez daha gösterdi. Ama bu kez gerçekten sorumluların peşine düşmek zorundayız. Çünkü 78 canın vebalini unutursak, bu düzen hepimizi yakmaya devam edecek. Bir gerçek var; iktidar ve muhalefet bu işe duyarlı davranmadı. Olayı aydınlatmak yerine, kendilerini savunma peşine düştüler. Bu adil yargılamayı da doğrudan etkileyen bir durum. Soruşturmanın selameti açısından hem Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın hem de Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un açığa alınması gerekir. Varsa kusurları, bedel ödemesi gerekir. Ancak adil yargılamanın yapılabilmesi için bu iki isim derhal görevden uzaklaştırılmalıdır. Soruşturma sonucunda da eğer yoksa bir suçları, görevlerine iade edilmelidir.
Ekleme Tarihi: 09 Mart 2025 - Pazar

Yangınla Beraber Adalet de mi Kül Oldu?

Bolu Kartalkaya’da 21 Ocak’ta yaşanan yangın, sadece bir otelin değil, adalet duygumuzun da küle döndüğünü bir kez daha gözler önüne serdi. 78 insan... Çocuklar, anneler, babalar, sevdiklerine tatil sürprizi yapmak isteyenler... Hepsi, göz göre göre gelen bir felaketin kurbanı oldu. Ve her felakette olduğu gibi, yine sorumlular bulunamadı, yine gerçek suçlular yargılanmadı, yine hesap veren olmadı.

Otelin yangın güvenliği standartlarına uymadığı, temel tedbirlerin alınmadığı, yangın alarmı ve otomatik söndürme sistemlerinin çalışmadığı ortaya çıktı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy bile otelde tespit edilen sekiz eksiklikten bahsetti. Peki, bu eksikliklere göz yumanlar neden yargılanmıyor? Otel sahipleri, işletmeciler, yerel yönetimler neden hâlâ rahatça nefes alabiliyor?

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, yangının ardından “10 günde bu işi çözeriz” dedi. Bugün kaç gün geçti? 10, 20, 30... Günler geçti ama değişen hiçbir şey yok. Gözaltına alınan birkaç kişi, göstermelik soruşturmalar, ekran karşısında yapılan kuru açıklamalar... Oysa gerçek sorumlular hâlâ yerlerinde duruyor. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bu ihmalin neresinde? Yangına davetiye çıkaran bu sistemin parçası olan isimler neden yargı önüne çıkarılmıyor?

Türkiye’de felaketlerin ardından yaşananları artık ezberledik. Maden facialarında, depremde, selde, yangında, hep aynı senaryo: Yetkililer mikrofon başında büyük büyük konuşur, birkaç gün sonra her şey unutulur. Ölen ölür, kalan sağlar devam eder. Ama adalet yerini bulmaz.

Bu ülkede felaketler önlenebilir ama önlenmiyor. Çünkü kimse sorumluluk almıyor. Çünkü hesap vermesi gerekenler, hesap soran konumunda. Bir ülkede güvenlik standartları sağlanmaz, denetimler göz ardı edilir, felaketler kader diye kabullenilirse, orada ne adalet olur ne de vicdan.

Türkiye'de artık yandı, bitti, kül oldu dönemi sona ermeli.

Kartalkaya’daki yangın, Türkiye’de bir şeylerin değişmesi gerektiğini bir kez daha gösterdi. Ama bu kez gerçekten sorumluların peşine düşmek zorundayız. Çünkü 78 canın vebalini unutursak, bu düzen hepimizi yakmaya devam edecek.

Bir gerçek var; iktidar ve muhalefet bu işe duyarlı davranmadı. Olayı aydınlatmak yerine, kendilerini savunma peşine düştüler. Bu adil yargılamayı da doğrudan etkileyen bir durum. Soruşturmanın selameti açısından hem Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın hem de Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un açığa alınması gerekir. Varsa kusurları, bedel ödemesi gerekir. Ancak adil yargılamanın yapılabilmesi için bu iki isim derhal görevden uzaklaştırılmalıdır. Soruşturma sonucunda da eğer yoksa bir suçları, görevlerine iade edilmelidir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sariyersoz.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.