İnsan Beyni Zirveye Ulaştı mı, Zekamız Geriliyor mu?
İnsan Beyni Zirveye Ulaştı mı, Zekamız Geriliyor mu?
Son yıllarda insan beyninin performansındaki düşüş dikkat çekiyor. Yeni veriler, zekanın sadece biyolojik değil, kültürel ve çevresel faktörlerle şekillendiğini ortaya koyuyor. Peki, beyin gücümüz gerçekten zirveye ulaşmış olabilir mi, yoksa bu sadece bir yanılsama mı?
İnsanoğlu, yüzyıllardır akıl yürütme, problem çözme ve mantıklı düşünme konusunda sürekli olarak ilerlemeye çalıştı. Ancak son on yılda yapılan araştırmalar, zekanın, en verimli dönemi geride bırakmış olabileceğine dair güçlü kanıtlar sunuyor. Financial Times'ın aktardığına göre, 2010'ların başında zirveye ulaşan insan zekasında, özellikle dikkat ve konsantrasyon alanlarında belirgin bir düşüş görülüyor.
İNSAN ZEKASI GERİLİYOR MU?
İnsan zekasının gelişimi, biyolojik bir süreçtir; ancak modern veriler, bunun çok kısa bir zaman diliminde tersine dönebildiğini gösteriyor. OECD'nin son raporlarına göre, 15 yaşındaki öğrencilerin okuma, matematik ve fen bilimlerindeki performanslarında ciddi düşüşler gözlemleniyor. Ancak bu düşüş, sadece gençleri değil, yetişkinleri de etkiliyor. 2012 ile 2018 arasındaki yıllarda, Covid-19 pandemisinden bağımsız olarak, zekâ ölçütlerinde gözlemlenen gerileme daha da belirginleşmiş durumda.
BİLGİSAYARLAR VE AKILLI TELEFONLAR BEYNİMİZİ NASIL ETKİLİYOR?
Günümüzde, sürekli dijital ortamda var olma hali, insan zekasında derin değişikliklere yol açtı. Dijital medyanın yükselmesi, aktif okuma ve derin düşünme becerilerini zayıflattı. Ekranlara bağımlılığımız, özellikle okuma oranlarındaki düşüşe paralel olarak, zihinsel kapasitemizde azalmaya yol açtı. 2022 yılında, Amerika'da kitap okuyanların oranı, önceki yıllara göre keskin bir düşüş yaşadı.
Dijital dünyanın bize sunduğu sonsuz bilgi akışı, pasif tüketimi teşvik ederken, aktif düşünmeyi ve derinlemesine analiz yapmayı engelliyor. Bu değişim, sözel ve sayısal becerilerimizi zayıflatmakla kalmıyor, aynı zamanda odaklanma yeteneğimizi de tehdit ediyor.
ZİHİNSEL GERİLEME Mİ, ÇEVREYE UYUM MU?
Dijital teknolojilerin insan beyni üzerindeki etkisi karmaşık. Araştırmalar, dijital ortamların aktif ve kasıtlı kullanımının potansiyel olarak zararsız veya faydalı olabileceğini gösterse de, günümüzde yaygınlaşan davranış biçimlerimiz; okuma, dikkat ve hafıza gibi bilişsel işlevlerimizi olumsuz etkiliyor. Entelektüel kapasitemizde bir azalma olmasa da, teknolojinin bizi nasıl yönlendirdiği, bu kapasiteyi ne ölçüde ve nasıl kullandığımızı belirliyor.
ZİHİNSEL POTANSİYELİMİZ ENGEL Mİ ÜRETİYOR?
İyi haber şu ki, insan beyninin temel kapasitesi azalmamış durumda. Ancak çevremizdeki dijital değişimler, bu potansiyeli uygulama biçimimizi engelliyor. Bilgiye erişim hızımız arttıkça, derin düşünme, odaklanma ve bilgiyi özümseme yeteneğimizin gerilediği bir döneme girmiş olabiliriz.
Zeka gerçekten zirveye ulaşamadı mı, yoksa sadece farklı bir yolda mı ilerliyoruz? Bu sorunun cevabı, dijital dünyayla olan ilişkimizi yeniden gözden geçirmemizle şekillenecek gibi görünüyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.