İmamoğlu'ndan Suriye ve Esad Yorumu: Yüzde 90 Oy Alsanız Ne olur?
İmamoğlu'ndan Suriye ve Esad Yorumu: Yüzde 90 Oy Alsanız Ne olur?
Suriye'de yaşanan gelişmeleri değerlendiren Ekrem İmamoğlu, "Yüzde 90 oy alsanız ne olur? Esad yüzde 90'a yakın oy alarak seçiliyordu. Bugün bir Esad yok, farklı gelişmeleri takip ediyoruz" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Halk TV’de İsmail Küçükkaya'nın sorularını yanıtladı, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Suriye'de Beşar Esad'ın devrilmesi ve muhaliflerin yönetimi ele geçirmesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan İmamoğlu, "Çok yönlü bakılması gereken Suriye meselesi bugün başka bir döneme evrilmiş durumda. İlk bakışta çoklu tepki okuyabiliyorum ya da çoklu tepkileri görebiliyorum. Ama, çok temkinli olmamız gereken, bizim ülke olarak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak, kurumlarıyla birlikte çok tarihsel sorumluluklarla yüklü bir döneme daha giriyoruz" diye konuştu.
“IRAK VE LİBYA'DA YAŞANAN SÜREÇLERDEN ÇOK FARKLI DEĞİL”
"Türkiye'ye 82-83 plakaları ekleniyor. Sanki bir zafer narası atılırcasına bazı sosyal medya içerikleri üretiliyor" diyen İmamoğlu, "Bu zihnin altına itilen zaman içerisinde, o bilinçaltına verilen o kavramların bugün aslında su yüzüne çıkması hali. Türkiye Cumhuriyeti Devleti güçlü bir devlet olmak zorunda. Bulunduğu coğrafya olarak olmak zorunda. Ama bu bölgede olmanın bazı koşulları ve şartları var. Komşularınızın iyi bir yönetime sahip ülke-devlet olmalarına destek olmak gibi bir sorumluluğu var. Bugün, Suriye'de yaşanan olaylar baktığımızda aslında, yakın tarihe geri dönelim, Libya'da Kaddafi veya Irak'ta Saddam Hüseyin'in yaşadığı süreçlerle çok farklı, çok birbirinden uzak süreçler değil" dedi.
“YÜZDE 90 OY ALSANIZ NE OLUR?”
İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "İç çatışmalar, halkını hiçe saymak ve belli bir kesimi koruyucu bir mekanizmanın altında tutup, kendi halkının farklı kesimlerine aynı derecede eşitlik hissini göstermemek, otoriter aklın, sonrasında geldiği sürecin özeti. Bugün Suriye'de de benzer bir şey yaşanıyor. Dolayısıyla, süreç çok hassasiyetle incelenmeli ve takip edilmeli ki biz de takip ediyoruz süreci. Baktığınızda, yüzde 90 oy alsanız ne olur yani? Esad yüzde 90'a yakın oy alarak seçiliyordu. Bugün bir anda pat diye ortada, bir Esad yok, farklı gelişmeleri takip ediyoruz bölgede."
“CUMHURİYETİN EN KÖTÜ DIŞ POLİTİKA SÜRECİ”
"2011 yılından beri yapılan dış politika sürecimiz, gerçekten Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarihinin ne yazık ki en kötü yönetilen dış politika sürecidir" diyen İmamoğlu, "Özellikle Suriye için söylüyorum. Esed'dı, Esad oldu. Sonra tekrar Esad oldu. Şimdi tekrar Esed oldu. Yani başka bir tarafına bakalım. Şam'da Emevi Camii'ne gitmekten bahsedildi burada. Ya bizim kültürümüzde yok. Bizim bakış açımızda yok. Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1923'teki kuruluş değerleri açısından bütün komşularıyla iyi ilişki geliştiren, dostluk ve barış içerisinde olması ama aynı zamanda o devletlerin de kendi hak ve hürriyetleri kadar, kendi içinde yaşayan halkların da haklarının ve hürriyetlerinin korunduğu mekanizmalarla güçlendirilmesi gerektiği, ben hemen bir flash bellekle yaparım, yani geçmişe dönerim" dedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.