'2 Nisan' Boykotuna Tepkiler Çığ Gibi Büyüdü: Ekonomimize Bir Darbe Girişimi

Gündem 02.04.2025 - 10:44, Güncelleme: 02.04.2025 - 11:21 241 kez okundu.
 

'2 Nisan' Boykotuna Tepkiler Çığ Gibi Büyüdü: Ekonomimize Bir Darbe Girişimi

CHP'nin Cumburbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla şiddetlenen protestoları destekleyenler, bugün (2 Nisan) ülke genelinde satın alım yapmayarak boykot yapacak. CHP lideri Özgür Özel ve cezaevindeki İmamoğlu da boykot çağrılarına destek vermişti. Öte yandan, boykot çağrısına AK Partili Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve bakanlardan tepkiler çığ gibi büyüdü. Bakan Yerlikaya, satın almama çağrısını 'ekonomiye yapılan bir darbe girişimi' olarak niteledi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 1 Nisan akşamı yaptığı paylaşımda "Öğrencilere, annelere, babalara, kardeşlere yapılan bu zulme karşı gençlerin başlattığı tüketim boykotunu gönülden destekliyorum. Herkesi bu boykota katılarak tüketimden gelen güçlerini kullanmaya davet ediyorum" ifadelerini kullandı. Özellikle İstanbul'da boykota destek veren birçok kafe, restoran ve iş yeri de 2 Nisan'da dükkanlarını açmayacaklarını ve satış yapmayacaklarını açıkladı. "ÖZGÜR ÖZEL TÜRKİYE'Yİ TOPYEKUN TEHDİT EDİYOR" AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, CHP lideri Özgür Özel'in boykot çağrısına tepki gösterdi. Çelik'in sosyal medya hesabından yaptığı açıklama şu şekilde: "CHP Genel Başkanı Sn. Özgür Özel’in geldiği nokta bir siyasi muhalefet değil, Türkiye’yi topyekun tehdit etmektir. Özgür Özel, CHP’nin tüm dinamiklerini esir alarak, kurultayda kendi genel başkanlığını korumak için toplumsal ve ekonomik hayatı hedef almaktadır. Özgür Özel’in yeteneksiz siyasi performansı, siyasi tarihimizdeki en büyük “siyasi fanatizm” ve “sosyal bölücülük” olarak kayda geçmiştir. Özgür Özel’in toplumsal hayatı bölmeye uğraşmak dışında bir muhalefet yeteneği olmadığı net şekilde görülmüştür. CHP’yi, bırakın sanal iktidar hayallerini, muhalefet yapma yeteneğinden bile yoksun bir hale düşürmüştür. Bütün siyasi söylemi siyasi fanatizm, tehdit, milli firmaları hedef almak, vatandaşlarımızı “fişlemek” ve sosyal bölücülükten ibarettir. Özgür Özel’in Türkiye’nin kazanımlarına zarar vermek için yürüttüğü faaliyet sadece kendisine zarar verecektir. Vatandaşlarımız bu sahte siyaseti ve saldırgan siyasetçileri boykot edecektir." "EKONOMİYİ HEDEF ALAN BİR MUHALEFET KAYBETMEYE MAHKUMDUR" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise, boykota tepki gösterdiği paylaşımda şunları kaydetti: "Bölgemizde yaşanan jeopolitik ve ekonomik gelişmeler iç çekişmelere feda edilemeyecek düzeyde hayatidir. Küresel siyaset ve ekonomide belirsizlik ve riskler kadar, yeni imkan ve fırsatların oluştuğu bir dönemden geçiyoruz. Terörsüz Türkiye hedefi için son derece kıymetli bir çaba içindeyiz. Tarihimizin en büyük deprem afetinin yaraları hızla sarılmaktadır. İnsanımızın kalıcı refahı için ekonomik programımızı kararlılıkla hayata geçiriyoruz. Gündemimiz; dış politika, demokrasi ve kalkınmada çıtamızı daha ileri taşımaktır. Toplumsal huzur, refah ve milli birlik, siyaset kurumunun ortak sorumluluğudur. Demokrasinin olmazsa olmazı olan muhalefet, meşru zeminlerde, yapıcı öneri ve eleştiriler ile yapılır. Sokak ve boykot çağrıları ile toplumsal huzuru ve ekonomik istikrarı hedef alan bir muhalefet kaybetmeye mahkumdur. Ayrıştırıcı, tehditkar ve kutuplaştırıcı söylemleri esas alan, hukuk tanımaz siyaset tarzı, tarih önünde ve milletimizin vicdanında karşılığını bulacaktır." "EKONOMİMİZE BİR DARBE GİRİŞİMİDİR!" İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, boykot çağrısı yapanların binlerce insanın ekmeği ile oynayacağına vurgu yaptı. Yerlikaya, "Unutulmasın ki bu çağrı ekonomik bağımsızlığımıza yönelik bir sabotajdır. Bu boykot çağrısı, binlerce insanın ekmeğiyle oynamak demektir! Bu çağrı milli ekonomimize suikasttır! Kendi insanımızın ekmeğini küçültmektir. Ekonomimize bir darbe girişimidir! Oysa biz 'boykotla değil, üretimle büyürüz!' Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Tehditlerle, parmak sallamalarla, sokak ve boykot çağrılarıyla eğip, bükülemez. Parti içi kavgalarınıza ülkemizi alet etmeyin! İşçilerimizin, üreticilerimizin, çiftçilerimizin gücü; gençlerimizin enerjisiyle, 7’den 77’ye, alın terimizi akıtmaya, bir ve beraber olarak Büyük ve Güçlü Türkiye hedefine doğru yürümeye devam edeceğiz." ifadelerini kullandı. "HUKUKSUZ BOYKOT ÇAĞRILARI KABUL EDİLEMEZ" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Hukuk Devletinde hiç kimse, markaları, şirketleri veya tüketicileri ideolojik çizgisine göre hizaya sokamaz. Kimse, kendi siyasi çıkarı uğruna, binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Hukuksuz boykot çağrıları kabul edilemez" dedi. Tunç'un açıklamasının tamamı şu şekilde: "Cumhuriyet Halk Partisi’nin bazı markaları hedef alan sistemli boykot çağrısı, ekonomik düzene yönelik organize bir karalama kampanyasıdır. Hukuk devletinde hiç kimse, markaları, şirketleri veya tüketicileri ideolojik çizgisine göre hizaya sokamaz. Kimse, kendi siyasi çıkarı uğruna, binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Yerli sermayeyi hedef alan ve ticaret hayatını sabote etmeye yönelik bu sorumsuz linç girişimi, açıkça hukuka aykırıdır. Bu nedenle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca resen soruşturma başlatılmıştır. Bir işletmenin itibarını zedeleyici, faaliyetini sekteye uğratıcı kasıtlı beyanların, iş ve çalışma hürriyetini tehdit eden her girişimin hukuki ve cezai sorumluluğu vardır. Bağımsız ve tarafsız yargı; esnafımızın, emekçimizin ve tüyü bitmemiş yetimin hakkını sonuna kadar savunmaya devam edecektir. Şahsi menfaatlerinin esiri olan ana muhalefet partisinin genel başkanı, yaşadığı akıl tutulmasından bir an önce dönmeli, milletimizi birbirine düşürecek ve kaos oluşturacak sorumsuz ve şuursuz çağrılarından vazgeçmelidir. Böylesine seviyesiz ve akıl dışı çağrılara milletimiz kesinlikle itibar etmeyecek, ülkemizi kutuplaştırmaya çalışanlara, ekonomimize zarar vermeyi amaçlayanlara, sokakları karıştırmak isteyenlere sağduyusuyla, birlik ve beraberliğiyle en güzel cevabı verecektir" ifadelerine yer verdi. "MİLLET EMEĞİNİ KİMSEYE YEM ETMEYECEKTİR"  Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot çağrılarına ilişkin sosyal medyada açıklama yaptı. Tekin, "Yerli ve milli markalara yönelik boykot çağrılarının, ülkemizin daha müreffeh yarınlara ulaşmasına zarar vereceği açıktır. Bilinmelidir ki, bu büyük millet kendi emeğini kimseye asla yem etmeyecektir. Boykot naralarıyla ayrıştırıcı söylemler üretenler, milletimizin birliği ve beraberliği karşısında her daim yenilmeye mahkumdur." ifadelerine yer verdi.  
CHP'nin Cumburbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla şiddetlenen protestoları destekleyenler, bugün (2 Nisan) ülke genelinde satın alım yapmayarak boykot yapacak. CHP lideri Özgür Özel ve cezaevindeki İmamoğlu da boykot çağrılarına destek vermişti. Öte yandan, boykot çağrısına AK Partili Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve bakanlardan tepkiler çığ gibi büyüdü. Bakan Yerlikaya, satın almama çağrısını 'ekonomiye yapılan bir darbe girişimi' olarak niteledi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 1 Nisan akşamı yaptığı paylaşımda "Öğrencilere, annelere, babalara, kardeşlere yapılan bu zulme karşı gençlerin başlattığı tüketim boykotunu gönülden destekliyorum. Herkesi bu boykota katılarak tüketimden gelen güçlerini kullanmaya davet ediyorum" ifadelerini kullandı. Özellikle İstanbul'da boykota destek veren birçok kafe, restoran ve iş yeri de 2 Nisan'da dükkanlarını açmayacaklarını ve satış yapmayacaklarını açıkladı.

"ÖZGÜR ÖZEL TÜRKİYE'Yİ TOPYEKUN TEHDİT EDİYOR"

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, CHP lideri Özgür Özel'in boykot çağrısına tepki gösterdi.

Çelik'in sosyal medya hesabından yaptığı açıklama şu şekilde:

" CHP Genel Başkanı Sn. Özgür Özel’in geldiği nokta bir siyasi muhalefet değil, Türkiye’yi topyekun tehdit etmektir. Özgür Özel, CHP’nin tüm dinamiklerini esir alarak, kurultayda kendi genel başkanlığını korumak için toplumsal ve ekonomik hayatı hedef almaktadır. Özgür Özel’in yeteneksiz siyasi performansı, siyasi tarihimizdeki en büyük “siyasi fanatizm” ve “sosyal bölücülük” olarak kayda geçmiştir. Özgür Özel’in toplumsal hayatı bölmeye uğraşmak dışında bir muhalefet yeteneği olmadığı net şekilde görülmüştür. CHP’yi, bırakın sanal iktidar hayallerini, muhalefet yapma yeteneğinden bile yoksun bir hale düşürmüştür. Bütün siyasi söylemi siyasi fanatizm, tehdit, milli firmaları hedef almak, vatandaşlarımızı “fişlemek” ve sosyal bölücülükten ibarettir. Özgür Özel’in Türkiye’nin kazanımlarına zarar vermek için yürüttüğü faaliyet sadece kendisine zarar verecektir. Vatandaşlarımız bu sahte siyaseti ve saldırgan siyasetçileri boykot edecektir."

"EKONOMİYİ HEDEF ALAN BİR MUHALEFET KAYBETMEYE MAHKUMDUR"

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise, boykota tepki gösterdiği paylaşımda şunları kaydetti:

"Bölgemizde yaşanan jeopolitik ve ekonomik gelişmeler iç çekişmelere feda edilemeyecek düzeyde hayatidir. Küresel siyaset ve ekonomide belirsizlik ve riskler kadar, yeni imkan ve fırsatların oluştuğu bir dönemden geçiyoruz. Terörsüz Türkiye hedefi için son derece kıymetli bir çaba içindeyiz. Tarihimizin en büyük deprem afetinin yaraları hızla sarılmaktadır. İnsanımızın kalıcı refahı için ekonomik programımızı kararlılıkla hayata geçiriyoruz. Gündemimiz; dış politika, demokrasi ve kalkınmada çıtamızı daha ileri taşımaktır. Toplumsal huzur, refah ve milli birlik, siyaset kurumunun ortak sorumluluğudur. Demokrasinin olmazsa olmazı olan muhalefet, meşru zeminlerde, yapıcı öneri ve eleştiriler ile yapılır. Sokak ve boykot çağrıları ile toplumsal huzuru ve ekonomik istikrarı hedef alan bir muhalefet kaybetmeye mahkumdur. Ayrıştırıcı, tehditkar ve kutuplaştırıcı söylemleri esas alan, hukuk tanımaz siyaset tarzı, tarih önünde ve milletimizin vicdanında karşılığını bulacaktır."

"EKONOMİMİZE BİR DARBE GİRİŞİMİDİR!"

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, boykot çağrısı yapanların binlerce insanın ekmeği ile oynayacağına vurgu yaptı. Yerlikaya, "Unutulmasın ki bu çağrı ekonomik bağımsızlığımıza yönelik bir sabotajdır. Bu boykot çağrısı, binlerce insanın ekmeğiyle oynamak demektir! Bu çağrı milli ekonomimize suikasttır! Kendi insanımızın ekmeğini küçültmektir. Ekonomimize bir darbe girişimidir! Oysa biz 'boykotla değil, üretimle büyürüz!' Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Tehditlerle, parmak sallamalarla, sokak ve boykot çağrılarıyla eğip, bükülemez. Parti içi kavgalarınıza ülkemizi alet etmeyin! İşçilerimizin, üreticilerimizin, çiftçilerimizin gücü; gençlerimizin enerjisiyle, 7’den 77’ye, alın terimizi akıtmaya, bir ve beraber olarak Büyük ve Güçlü Türkiye hedefine doğru yürümeye devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.

"HUKUKSUZ BOYKOT ÇAĞRILARI KABUL EDİLEMEZ"

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Hukuk Devletinde hiç kimse, markaları, şirketleri veya tüketicileri ideolojik çizgisine göre hizaya sokamaz. Kimse, kendi siyasi çıkarı uğruna, binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Hukuksuz boykot çağrıları kabul edilemez" dedi.

Tunç'un açıklamasının tamamı şu şekilde:

"Cumhuriyet Halk Partisi’nin bazı markaları hedef alan sistemli boykot çağrısı, ekonomik düzene yönelik organize bir karalama kampanyasıdır. Hukuk devletinde hiç kimse, markaları, şirketleri veya tüketicileri ideolojik çizgisine göre hizaya sokamaz. Kimse, kendi siyasi çıkarı uğruna, binlerce insanın emeğini tehdit edemez. Yerli sermayeyi hedef alan ve ticaret hayatını sabote etmeye yönelik bu sorumsuz linç girişimi, açıkça hukuka aykırıdır. Bu nedenle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca resen soruşturma başlatılmıştır. Bir işletmenin itibarını zedeleyici, faaliyetini sekteye uğratıcı kasıtlı beyanların, iş ve çalışma hürriyetini tehdit eden her girişimin hukuki ve cezai sorumluluğu vardır. Bağımsız ve tarafsız yargı; esnafımızın, emekçimizin ve tüyü bitmemiş yetimin hakkını sonuna kadar savunmaya devam edecektir. Şahsi menfaatlerinin esiri olan ana muhalefet partisinin genel başkanı, yaşadığı akıl tutulmasından bir an önce dönmeli, milletimizi birbirine düşürecek ve kaos oluşturacak sorumsuz ve şuursuz çağrılarından vazgeçmelidir. Böylesine seviyesiz ve akıl dışı çağrılara milletimiz kesinlikle itibar etmeyecek, ülkemizi kutuplaştırmaya çalışanlara, ekonomimize zarar vermeyi amaçlayanlara, sokakları karıştırmak isteyenlere sağduyusuyla, birlik ve beraberliğiyle en güzel cevabı verecektir" ifadelerine yer verdi.

"MİLLET EMEĞİNİ KİMSEYE YEM ETMEYECEKTİR" 

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturması sonrası başlatılan boykot çağrılarına ilişkin sosyal medyada açıklama yaptı. Tekin, "Yerli ve milli markalara yönelik boykot çağrılarının, ülkemizin daha müreffeh yarınlara ulaşmasına zarar vereceği açıktır. Bilinmelidir ki, bu büyük millet kendi emeğini kimseye asla yem etmeyecektir. Boykot naralarıyla ayrıştırıcı söylemler üretenler, milletimizin birliği ve beraberliği karşısında her daim yenilmeye mahkumdur." ifadelerine yer verdi.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sariyersoz.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.