13 Kasım 1918.. Hava soğuk İstanbul 'da... Parkasının üstünden,işgal ordusu donanmasına mavi celik gözlerinden, sertçe baktı..  -Geldikleri gibi giderler...diye mırıldandı Anafartalar Komutanı..  3 sene önce Canakkalede denize döktükleri Ingilizler tek kuşun atmadan payitahti kusatmisti.. Aradan 5 sene geçti neredeyse..Türkün demir yumruğunu yiyen Yunan anadoludan def edilmişti..  Kurtuluş Orduları yunani  denize dökmüş, İstanbul u almak için harekete geçmişti.. Hiç te kolay olmadı.. Müzakereler ve Ankara hukumetinin kararlı tutumu sonrası 24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Barış Antlaşması'ndan sonra, 23 Ağustos 1923'ten itibaren İtilaf kuvvetleri İstanbul'dan ayrılmaya başladı. Son İtilaf birliği ise 4 Ekim 1923 günü Dolmabahçe Sarayı önünde düzenlenen bir törenle Türk bayrağını selamlayarak şehri terk etti. 6 Ekim 1923'te ise Şükrü Naili Paşa komutasındaki 3. Kolordu İstanbul'a girdi ve işgal resmen sonlandı. Sarışın kurdun dedigi gibi ,geldikleri gibi gittiler.. Giderken kimi piçini, kimi itini bıraktı... Maalesef bu hain takımıyla yıllardır ugrasiyoruz.. Peygamber efendimizin söylediği; Konstantaniye elbet fetholunacaktir,O 'nu fetheden komutan ne güzel komutan,onu fetheden asker ne güzel askerdir övgüsüne nail olmuş Fatih Sultan Mehmet Han ve Konstantaniyeyi tekrar kurtaran 1928 de de ismini İstanbul yapan Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyorum..  6 Ekim Istanbul'un kurtuluşu,kutlu olsun.. Selam,dua ve minnetle..