Filistinli Gazeteci Ömer Şahin'den Çarpıcı Açıklamalar: Filistinliler Toprak Sattı Mı?

Gündem 16.09.2024 - 14:11 434 kez okundu.
 

Filistinli Gazeteci Ömer Şahin'den Çarpıcı Açıklamalar: Filistinliler Toprak Sattı Mı?

Filistinli Gazeteciler Derneği Başkanı Ömer Şahin, Sarıyer Söz Gazetesi Haber Müdürü Aykut Metehan'a özel açıklamalarda bulundu.
Şahin, sosyal medyada sıkça dillendirilen Filistinliler zamanında topraklarını sattı. O yüzden orası İsrail'in toprakları algısını çürüttü. Ömer Şahin, "İsraillilerden çıkıp biz Filistinlilerin toprağını satın aldık diyeni var mı? Var ise çıkıp göstersinler belgeyi biz hemen Filistin’den çıkar gideriz. Ama hepsi yalandır" dedi. Ömer Şahin'in Aykut Metehan'a verdiği özel röportaj şöyle: Burası Filistin toprakları. Sizce Filistin topraklarında başka devletin hegemonyasının bu kadar güçlü olma sebebi ne? Siz kendi topraklarınız da neden özgürce harekât edemiyorsunuz? “Biz zaten hiçbir zaman devlet olmadık. Tarihi okuduysanız biz işgal altında bir topraktık. Filistin, Osmanlılardan sonra İngiliz işgali altına girmiştir. İngilizler Filistin’i güzel bir şekilde İsrail’e teslim etmiş. İsrail ise Yahudileri tüm dünyadan toplayıp Filistin’e yerleştirdi. Onları silahlandırarak İkinci Dünya savaşına bile götürdüler. Bizim Filistinliler olarak hiçbir silahımız yoktu ve destekte gelmedi. Hatta İslam Dünyası ve Arap Ülkelerinden gelen desteği size birazdan anlatacağım. Bunu belirtmemiz lazım çünkü şimdiki var olan manzarayı, tarihteki manzarayı gösteriyor.” FİLİSTİNLİLER TOPRAK SATTI MI? Özellikle sosyal medyada bazı kesimlerin yürüttüğü algı kampanyaları Türkiye’de çok konuşuluyor. Deniyor ki Filistinliler’in dedeleri topraklarını İsrail’e sattı o yüzden İsrail’in orada hakkı var. Siz bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz? “Bu çok ilginç bir iddia ve cevabı da çok basit olmasına rağmen bu kadar yayılmış. Bu iddiaları özellikle Türkiye ve İslam ülkelerinde duyarsınız. Madem böyle bir şey var peki İsrail’den böyle bir şey duydunuz mu? İsraillilerden çıkıp biz Filistinlilerin toprağını satın aldık diyeni var mı? Var ise çıkıp göstersinler belgeyi biz hemen Filistin’den çıkar gideriz. Ama hepsi yalandır. Bizi katliamlarla Yafa, Hayfa ve Akka gibi büyük şehirlerimizden çıkardılar. O zamanlar televizyon yoktu. Medya yoktu. Katliamlarla Binlerce Filistinli Öldürüldü. Filistin’den satılan toprak yüzde bir. 1948’e kadar yüzde 6’a ulaşmış. O Yüzde 5 nasıl oluştu derseniz; İngilizler devlet toprağına el koyuyordu. Filistinli olmayan zengin aileler de vardı çoğu Hristiyan, onlara dediler ki siz Filistin’e giremezsiniz eğer toprağı satmak isterseniz devlet satın alabilir. İngilizler ise o toprakları satın alıp Yahudilere satmışlar. Buna rağmen verilen toprak Filistin topraklarının yüzde 6’sına bile ulaşmamış. Ama herkes Filistin satılmış sizi destekliyoruz ama keşke topraklarınızı satmasaydınız diyor. Vatan satılmaz ve böyle bir şey yoktur. Zaten Filistinliler dikkat etmişler. Hatta o yüzde birlik toprak aracılarla satılmış. Anlatılan hikâye düşünülürse mantıklı değil. Düşünsenize sen yüzlerce sene bu topraklarda yaşamışsın birden ben Yahudi diye bir milleti bütün dünyadan toplayacağım ve onlar için devlet kuracağım Düşününce bile böyle bir şey mantıklı değil. İsrail Avrupa, Amerika ve İngiltere’nin projesidir. Bence bu bölge birleşmesin, Osmanlı İmparatorluğu çöktükten sonra başka bir imparatorluk çıkmasın, İslam Dünyası birleşmesin diye araya İsrail’i yerleştirdiler. Çünkü Amerika hiçbir çıkarları yokken bu kadar destekliyor. Amerika demokrasi ülkesi olarak bahsedilirken İsrail’e gelince demokrasinin önemi kalmıyor. Bu kadar katliam ve insanlık suçuna Amerika hiçbir şey yapmıyor. Bu onların imajı için kötü bir şey. Bundan onların çıkarı ne? Çünkü İsrail onların projesi. Yatırımlarını koruyorlar.” İSLAM DÜNYASI NEDEN SESSİZ? Peki bugün İslam Dünyası, Filistin ve Gazze konusunda birleşebiliyor mu, neden sessiz kalıyorlar?  “Her şey olabilir ama zordur. İslam Dünyasının durumu çok kötü. Çok zayıfız. Ayrı ayrı çalışıyoruz. İmkanlarımızı kullanamadığımız için zayıf düşüyoruz. Bu bölgenin en büyük devleti Mısır sonrasında ise Ürdün. Onlarla bölgenin polisi olarak anlaşma yapılmış. İsrail’in tüm bölgeden daha güçlü olması gerekir. Kendinden daha güçlü bir devletin veya yapının olmasına asla izin vermez. Hatırlarsanız zamanında daha güçlü bir silah üretmesinler diye Irak’ta Saddam’ı yok ettiler. Şimdi İran var. Onlara da izin vermeyecekler. Buradan 7 Ekim olayının onları neden çıldırttığını da anlayabiliriz. Çünkü 7 Ekim’de 17 seneden beri ambargo altında olan Gazzeliler, motorlarla, merdiven altı silahlarla, kendilerini kocaman ve bölgenin en güçlü polisi ilan eden İsrail’in bölgesine girip rezil ettiler. İsrail, dünyanın her yerinden getirilen Yahudilerden oluşan, güzel hayat ve güvenlik vaadi ile toplanan bir ülke. 7 Ekim bu teoriyi mahvetti. İsrail’in 75 seneden beri vermek istediği imajı çökertti. Bu yüzden çıldırdılar. Bu yüzden Gazze’yi mahvetmek istediler ama Hamas’ın Kassam Tugayları’nın direnişi ile karşılaştılar. Onları geçemedikleri için halktan ve Gazze’den intikam alıyorlar. Gazze’nin yüzde 70’ini çökerttiler. Kendimden örnek vereyim. Şu an tüm aileden kimsenin evi kalmadı. Biz Gazze merkezdeniz ve sınıra yakın olduğu için en baştan evlerimiz bombalanmış ve yıkılmıştı şimdi ise bu her yere yayılmış durumda. Bizim ailede çok şehit var ama birçok ailenin verdiği şehitlerin yanında az kalıyor. Ailemizden 20-25 şehit var, 100-150 şehit veren aileler varken ben utanıp söyleyemiyorum.” HANİYE'NİN ŞEHİT EDİLMESİNE MİSİLLEME OLACAK MI? Haniye İran’da şehit edildi. Sizce Filistin’in misilleme konusunda stratejik bir planı var mı? Biz zaten savaşın içindeyiz. Gazze halkı olarak her gün zaten çatışma içindeyiz. Bizim durupta Haniye için intikam alalım diye savaş başlatabileceğimiz bir durumumuz yok çünkü zaten devam eden bir savaşın içerisindeyiz.  "ORTADA AÇIK BİR SOYKIRIM VAR" Bu süreci bir soykırım olarak niteliyor musunuz? Biz 17 seneden beri ambargo altında olan 2 milyon 200 bin kişiden oluşan bir halkız. O halktan şimdiye kadar 40 binden fazla şehidimiz var yüzde 70’i çocuk ve kadın ve 94 binden fazla yaralı var. Soykırım yok diyebilir miyiz? Kafamdan, cebimden çıkarmadım ki bu bilgileri zaten videolar var. Hep canlı veriliyor. Geçen hafta rakamları tam hatırlamıyorum, savaşta doğan ve ölen bebeklerimizden bahsedilmiş. 200-300 bebek hayatta hiçbir şey görmemiş. Savaşta doğmuş ve savaşta şehir olmuş bebeklerin sayısı bu. Acayip işkenceler yapmışlar ve tecavüzde var. Tüm dünya öğrendi bir şey yapalım denildi, soruşturmaya aldılar. Gözaltına almaya çalıştılar. Milletvekilleri, bakanlar gidip onları savunuyorlar. Oraya gidip protesto yapıyorlar, bunlar bizim kahramanlarımız diyorlar. Böyle bir halkla savaşıyoruz biz. Halbuki bu rezillikte sus, ama bunlar kahramanlarımız elleyemezsiniz diyorlar. İsrail halkını iki ayrı görebilirsiniz. Savaşı destekleyen ve desteklemeyen. Savaşı desteklemeyen neden desteklemiyor? Çünkü diyorlar ki bizim rehinelerimizi çıkartın daha sonra ne yapmak istiyorsanız yapın. Hepsi Gazze'dekilerin ölmesiniz istiyorlar. Yani bizi destekleyen bu vahşeti desteklemeyen yok denecek kadar azdır. Savaşı desteklemeyen, sırf rehineleri çıkartmak için desteklemiyor, böyle tanıdığımız bir halk. Gazze'de hiçbir camiimiz kalmadı yani camilerle ne işin var. Hiç tarihi binamız kalmadı. Bizim Hz. Ömer Camiimiz Filistin'in en eski tarihi binalarından bir tanesi. Savaşın başladığı ilk anlarda bombalandı. Ne işin var orada? MESCİD-İ AKSA'DA BİR SİNAGOG KURULMASI MÜMKÜN MÜ? İsrailli bir bakan açıklama yaptı ve dedi ki Mescid-i Aksa'da bir Sinagog ve Kilise açalım dedi. Böyle bir şey mümkün mü ve yapılsa İslam dünyası buna nasıl tepki verir? Bu Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve aşırı dinci. Savaşın durmasını engelleyen en önemli zatlardan birisi. Bu zaten bize insanoğlu olarak bakmıyor. Zaten yemek ve destek çok az giriyor Filistin'e. İnsanlar ve bebeklerimiz açlıktan ölüyorlar. Bunlar Gazze'ye bir şey girmesini engelliyor ve 'yanlış yapıyorsunuz' diyorlar. Bu adam Mescid-i Aksa'yı görüyor ve Sinagog kurmamız lazım burada diyor. Bu mesaj İslam dünyasına değil. Filistinli olarak biz zaten Kudüs'ü savunuyoruz. Ama Mescid-i Aksa sadece bizim değil tüm İslam dünyasının camisi. Mekke, Medine, Mescid-i Aksa 3 büyük camiimiz. Bu yüzden bu Sinagog kurulması fikrine ben değil tüm İslam dünyası cevap verecek. Biz böyle bir milletle savaşıyoruz.  ŞİFA HASTANESİ'NDE NELER YAŞANDI? Gazze'de yaşanan en büyük insanlık suçlarından bir tanesi Şifa Hastanesi biliyorsunuz. Buradaki trajediyi nasıl anlatmak istersiniz? Şifa Hastanesi sadece Gazze değil, Filistin'deki en büyük hastane. Şifa Hastanesi olmazsa Gazze'de bence tıp olmaz. Orada bende doğdum. Artık bu bitti, sıfır. İlk defa girdiler ve yarısını yıktılar. Sonrasında her şeyi yıktılar Şifa Hastanesi diye bir şey kalmadı. Benim kuzenim buradaki birinci yıkımdan sonra şehit olmuştu. Onu bir anlatayım. Kız üniversitenin 3. sınıfında ve sınıf birincisiydi. Gazze'de bir keskin nişancı ile ayağından ve vuruluyor. Gazze'de elektrik, benzin ve su yok. Araba yok, ambulans gelemedi. Şifa Hastanesi'ne göndermeye çalıştılar zar zor. Şifa Hastanesi'ne geldiğinde bir şey yapamadılar ona. Amcam anlatıyor çünkü yanındaydı. Bir şeyler yaptılar, serum takmaya çalıştılar ama yerde yatak yok. Halbuki bu ölümcül bir yara değildi ve öldü. Tek o değil Filistin'de ki bütün hastaneler vurulmuştu. Tek bir hastanemiz kaldı o da Aksa Şehirler Hastanesi. 2-3 gün önce orası da askeri operasyon bölgesi olduğundan, buradan çıkmanız gerek dediler. Çalışan tek hastane o ve bu hastane boşalırsa ne olacağı belli değil. Ben geçen hafta halam ile konuşuyordum. Oğlu kanser olmuştu, birden öğrendik ama kim bakacak ki ona? Bu kadar yaralı insan varken, hastanelerde yer yok mesela ona kim bakacak? Hastalar öldü zaten kim bakacak ki ona? Yani ancak yaralılara bakılıyor çünkü. Her gün zaten 50-100 arası şehidimiz var ve onlarca yaralımız var. İmkân yok ve doktorlar zaten 24 saat çalışıyorlar. Zaten doktor şehitlerimiz de çok, esir doktorlarımız çok. Şifa Hastanesi müdürü zaten aylarca hapiste kaldı ve çıkarttıkları zaman pişman oldular, kim çıkardı diye soruşturma yaptılar. Aylarca tutulan bir doktorumuz, heybetli bir adam zayıflamış bir halde çıkıyor içeriden ve Itamar Ben-Gvir gibi bakanlar 'nasıl çıkardınız bu teröristi' diyor. Gazze'de ünlü bir ortopedistimiz hapiste ölmüş ve nasıl olduğunu kimse bilmiyor. Genç birisi zaten, bilinen bir adam ama birden ölmüş. BU SAVAŞ BİTTİĞİNDE KAZANAN VE KAYBEDEN TARAF OLACAK MI? İsrail bugün uyguladığı soykırımın neticesini alacak mı yoksa bir noktada buna dur diyecek mi sizce? Dünyadan çok fazla bir umudum yok, halkımız mahvoldu ama halen direniyor. İsrail'in durumu da kötü tabi onları tüm dünya destekliyor, bize gelen destek çok az. Silah yardımı zaten sıfır. Yemek desteği çok az. Akrabalarım ve arkadaşlarımdan kiminle görüştüysem 20-25 kilo kaybettim diyorlar. Yardım tırları arada giriyor ama aylarca bekletiliyor, halka ulaşmıyor. Gelen en güzel yardımlardan biri Türkiye'den gelenler. Mesela diğer ülkelerden gelen yardımlar daha çok göstermelik. Bunu Türkiye'de olduğum için demiyorum, oradakilere de sorduğumda onlarda en güzel yardımın Türkiye'den olduğunu söylüyor. Ama hepsi ulaşamıyor tabi ki. Bazen sınırda bozulan mallar da oluyor. Çünkü İsrail zaten sokmak istemiyor ki. ÖZEL HABER: AYKUT METEHAN
Filistinli Gazeteciler Derneği Başkanı Ömer Şahin, Sarıyer Söz Gazetesi Haber Müdürü Aykut Metehan'a özel açıklamalarda bulundu.

Şahin, sosyal medyada sıkça dillendirilen Filistinliler zamanında topraklarını sattı. O yüzden orası İsrail'in toprakları algısını çürüttü. Ömer Şahin, "İsraillilerden çıkıp biz Filistinlilerin toprağını satın aldık diyeni var mı? Var ise çıkıp göstersinler belgeyi biz hemen Filistin’den çıkar gideriz. Ama hepsi yalandır" dedi.

Ömer Şahin'in Aykut Metehan'a verdiği özel röportaj şöyle:

Burası Filistin toprakları. Sizce Filistin topraklarında başka devletin hegemonyasının bu kadar güçlü olma sebebi ne? Siz kendi topraklarınız da neden özgürce harekât edemiyorsunuz?

“Biz zaten hiçbir zaman devlet olmadık. Tarihi okuduysanız biz işgal altında bir topraktık. Filistin, Osmanlılardan sonra İngiliz işgali altına girmiştir. İngilizler Filistin’i güzel bir şekilde İsrail’e teslim etmiş. İsrail ise Yahudileri tüm dünyadan toplayıp Filistin’e yerleştirdi. Onları silahlandırarak İkinci Dünya savaşına bile götürdüler. Bizim Filistinliler olarak hiçbir silahımız yoktu ve destekte gelmedi. Hatta İslam Dünyası ve Arap Ülkelerinden gelen desteği size birazdan anlatacağım. Bunu belirtmemiz lazım çünkü şimdiki var olan manzarayı, tarihteki manzarayı gösteriyor.”

FİLİSTİNLİLER TOPRAK SATTI MI?

Özellikle sosyal medyada bazı kesimlerin yürüttüğü algı kampanyaları Türkiye’de çok konuşuluyor. Deniyor ki Filistinliler’in dedeleri topraklarını İsrail’e sattı o yüzden İsrail’in orada hakkı var. Siz bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Bu çok ilginç bir iddia ve cevabı da çok basit olmasına rağmen bu kadar yayılmış. Bu iddiaları özellikle Türkiye ve İslam ülkelerinde duyarsınız. Madem böyle bir şey var peki İsrail’den böyle bir şey duydunuz mu? İsraillilerden çıkıp biz Filistinlilerin toprağını satın aldık diyeni var mı? Var ise çıkıp göstersinler belgeyi biz hemen Filistin’den çıkar gideriz. Ama hepsi yalandır. Bizi katliamlarla Yafa, Hayfa ve Akka gibi büyük şehirlerimizden çıkardılar. O zamanlar televizyon yoktu. Medya yoktu. Katliamlarla Binlerce Filistinli Öldürüldü. Filistin’den satılan toprak yüzde bir. 1948’e kadar yüzde 6’a ulaşmış. O Yüzde 5 nasıl oluştu derseniz; İngilizler devlet toprağına el koyuyordu. Filistinli olmayan zengin aileler de vardı çoğu Hristiyan, onlara dediler ki siz Filistin’e giremezsiniz eğer toprağı satmak isterseniz devlet satın alabilir. İngilizler ise o toprakları satın alıp Yahudilere satmışlar. Buna rağmen verilen toprak Filistin topraklarının yüzde 6’sına bile ulaşmamış. Ama herkes Filistin satılmış sizi destekliyoruz ama keşke topraklarınızı satmasaydınız diyor. Vatan satılmaz ve böyle bir şey yoktur. Zaten Filistinliler dikkat etmişler. Hatta o yüzde birlik toprak aracılarla satılmış. Anlatılan hikâye düşünülürse mantıklı değil. Düşünsenize sen yüzlerce sene bu topraklarda yaşamışsın birden ben Yahudi diye bir milleti bütün dünyadan toplayacağım ve onlar için devlet kuracağım Düşününce bile böyle bir şey mantıklı değil.

İsrail Avrupa, Amerika ve İngiltere’nin projesidir. Bence bu bölge birleşmesin, Osmanlı İmparatorluğu çöktükten sonra başka bir imparatorluk çıkmasın, İslam Dünyası birleşmesin diye araya İsrail’i yerleştirdiler. Çünkü Amerika hiçbir çıkarları yokken bu kadar destekliyor. Amerika demokrasi ülkesi olarak bahsedilirken İsrail’e gelince demokrasinin önemi kalmıyor. Bu kadar katliam ve insanlık suçuna Amerika hiçbir şey yapmıyor. Bu onların imajı için kötü bir şey. Bundan onların çıkarı ne? Çünkü İsrail onların projesi. Yatırımlarını koruyorlar.”

İSLAM DÜNYASI NEDEN SESSİZ?

Peki bugün İslam Dünyası, Filistin ve Gazze konusunda birleşebiliyor mu, neden sessiz kalıyorlar? 

“Her şey olabilir ama zordur. İslam Dünyasının durumu çok kötü. Çok zayıfız. Ayrı ayrı çalışıyoruz. İmkanlarımızı kullanamadığımız için zayıf düşüyoruz. Bu bölgenin en büyük devleti Mısır sonrasında ise Ürdün. Onlarla bölgenin polisi olarak anlaşma yapılmış. İsrail’in tüm bölgeden daha güçlü olması gerekir. Kendinden daha güçlü bir devletin veya yapının olmasına asla izin vermez. Hatırlarsanız zamanında daha güçlü bir silah üretmesinler diye Irak’ta Saddam’ı yok ettiler. Şimdi İran var. Onlara da izin vermeyecekler.

Buradan 7 Ekim olayının onları neden çıldırttığını da anlayabiliriz. Çünkü 7 Ekim’de 17 seneden beri ambargo altında olan Gazzeliler, motorlarla, merdiven altı silahlarla, kendilerini kocaman ve bölgenin en güçlü polisi ilan eden İsrail’in bölgesine girip rezil ettiler.

İsrail, dünyanın her yerinden getirilen Yahudilerden oluşan, güzel hayat ve güvenlik vaadi ile toplanan bir ülke. 7 Ekim bu teoriyi mahvetti. İsrail’in 75 seneden beri vermek istediği imajı çökertti. Bu yüzden çıldırdılar. Bu yüzden Gazze’yi mahvetmek istediler ama Hamas’ın Kassam Tugayları’nın direnişi ile karşılaştılar. Onları geçemedikleri için halktan ve Gazze’den intikam alıyorlar. Gazze’nin yüzde 70’ini çökerttiler. Kendimden örnek vereyim. Şu an tüm aileden kimsenin evi kalmadı. Biz Gazze merkezdeniz ve sınıra yakın olduğu için en baştan evlerimiz bombalanmış ve yıkılmıştı şimdi ise bu her yere yayılmış durumda. Bizim ailede çok şehit var ama birçok ailenin verdiği şehitlerin yanında az kalıyor. Ailemizden 20-25 şehit var, 100-150 şehit veren aileler varken ben utanıp söyleyemiyorum.”

HANİYE'NİN ŞEHİT EDİLMESİNE MİSİLLEME OLACAK MI?

Haniye İran’da şehit edildi. Sizce Filistin’in misilleme konusunda stratejik bir planı var mı?

Biz zaten savaşın içindeyiz. Gazze halkı olarak her gün zaten çatışma içindeyiz. Bizim durupta Haniye için intikam alalım diye savaş başlatabileceğimiz bir durumumuz yok çünkü zaten devam eden bir savaşın içerisindeyiz. 

"ORTADA AÇIK BİR SOYKIRIM VAR"

Bu süreci bir soykırım olarak niteliyor musunuz?

Biz 17 seneden beri ambargo altında olan 2 milyon 200 bin kişiden oluşan bir halkız. O halktan şimdiye kadar 40 binden fazla şehidimiz var yüzde 70’i çocuk ve kadın ve 94 binden fazla yaralı var. Soykırım yok diyebilir miyiz? Kafamdan, cebimden çıkarmadım ki bu bilgileri zaten videolar var. Hep canlı veriliyor. Geçen hafta rakamları tam hatırlamıyorum, savaşta doğan ve ölen bebeklerimizden bahsedilmiş. 200-300 bebek hayatta hiçbir şey görmemiş. Savaşta doğmuş ve savaşta şehir olmuş bebeklerin sayısı bu. Acayip işkenceler yapmışlar ve tecavüzde var. Tüm dünya öğrendi bir şey yapalım denildi, soruşturmaya aldılar. Gözaltına almaya çalıştılar. Milletvekilleri, bakanlar gidip onları savunuyorlar. Oraya gidip protesto yapıyorlar, bunlar bizim kahramanlarımız diyorlar. Böyle bir halkla savaşıyoruz biz. Halbuki bu rezillikte sus, ama bunlar kahramanlarımız elleyemezsiniz diyorlar. İsrail halkını iki ayrı görebilirsiniz. Savaşı destekleyen ve desteklemeyen. Savaşı desteklemeyen neden desteklemiyor? Çünkü diyorlar ki bizim rehinelerimizi çıkartın daha sonra ne yapmak istiyorsanız yapın. Hepsi Gazze'dekilerin ölmesiniz istiyorlar. Yani bizi destekleyen bu vahşeti desteklemeyen yok denecek kadar azdır. Savaşı desteklemeyen, sırf rehineleri çıkartmak için desteklemiyor, böyle tanıdığımız bir halk. Gazze'de hiçbir camiimiz kalmadı yani camilerle ne işin var. Hiç tarihi binamız kalmadı. Bizim Hz. Ömer Camiimiz Filistin'in en eski tarihi binalarından bir tanesi. Savaşın başladığı ilk anlarda bombalandı. Ne işin var orada?

MESCİD-İ AKSA'DA BİR SİNAGOG KURULMASI MÜMKÜN MÜ?

İsrailli bir bakan açıklama yaptı ve dedi ki Mescid-i Aksa'da bir Sinagog ve Kilise açalım dedi. Böyle bir şey mümkün mü ve yapılsa İslam dünyası buna nasıl tepki verir?

Bu Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve aşırı dinci. Savaşın durmasını engelleyen en önemli zatlardan birisi. Bu zaten bize insanoğlu olarak bakmıyor. Zaten yemek ve destek çok az giriyor Filistin'e. İnsanlar ve bebeklerimiz açlıktan ölüyorlar. Bunlar Gazze'ye bir şey girmesini engelliyor ve 'yanlış yapıyorsunuz' diyorlar. Bu adam Mescid-i Aksa'yı görüyor ve Sinagog kurmamız lazım burada diyor. Bu mesaj İslam dünyasına değil. Filistinli olarak biz zaten Kudüs'ü savunuyoruz.

Ama Mescid-i Aksa sadece bizim değil tüm İslam dünyasının camisi. Mekke, Medine, Mescid-i Aksa 3 büyük camiimiz. Bu yüzden bu Sinagog kurulması fikrine ben değil tüm İslam dünyası cevap verecek. Biz böyle bir milletle savaşıyoruz. 

ŞİFA HASTANESİ'NDE NELER YAŞANDI?

Gazze'de yaşanan en büyük insanlık suçlarından bir tanesi Şifa Hastanesi biliyorsunuz. Buradaki trajediyi nasıl anlatmak istersiniz?

Şifa Hastanesi sadece Gazze değil, Filistin'deki en büyük hastane. Şifa Hastanesi olmazsa Gazze'de bence tıp olmaz. Orada bende doğdum. Artık bu bitti, sıfır. İlk defa girdiler ve yarısını yıktılar. Sonrasında her şeyi yıktılar Şifa Hastanesi diye bir şey kalmadı. Benim kuzenim buradaki birinci yıkımdan sonra şehit olmuştu. Onu bir anlatayım. Kız üniversitenin 3. sınıfında ve sınıf birincisiydi. Gazze'de bir keskin nişancı ile ayağından ve vuruluyor. Gazze'de elektrik, benzin ve su yok. Araba yok, ambulans gelemedi. Şifa Hastanesi'ne göndermeye çalıştılar zar zor. Şifa Hastanesi'ne geldiğinde bir şey yapamadılar ona. Amcam anlatıyor çünkü yanındaydı. Bir şeyler yaptılar, serum takmaya çalıştılar ama yerde yatak yok. Halbuki bu ölümcül bir yara değildi ve öldü. Tek o değil Filistin'de ki bütün hastaneler vurulmuştu. Tek bir hastanemiz kaldı o da Aksa Şehirler Hastanesi. 2-3 gün önce orası da askeri operasyon bölgesi olduğundan, buradan çıkmanız gerek dediler. Çalışan tek hastane o ve bu hastane boşalırsa ne olacağı belli değil. Ben geçen hafta halam ile konuşuyordum. Oğlu kanser olmuştu, birden öğrendik ama kim bakacak ki ona? Bu kadar yaralı insan varken, hastanelerde yer yok mesela ona kim bakacak? Hastalar öldü zaten kim bakacak ki ona? Yani ancak yaralılara bakılıyor çünkü. Her gün zaten 50-100 arası şehidimiz var ve onlarca yaralımız var. İmkân yok ve doktorlar zaten 24 saat çalışıyorlar. Zaten doktor şehitlerimiz de çok, esir doktorlarımız çok. Şifa Hastanesi müdürü zaten aylarca hapiste kaldı ve çıkarttıkları zaman pişman oldular, kim çıkardı diye soruşturma yaptılar. Aylarca tutulan bir doktorumuz, heybetli bir adam zayıflamış bir halde çıkıyor içeriden ve Itamar Ben-Gvir gibi bakanlar 'nasıl çıkardınız bu teröristi' diyor. Gazze'de ünlü bir ortopedistimiz hapiste ölmüş ve nasıl olduğunu kimse bilmiyor. Genç birisi zaten, bilinen bir adam ama birden ölmüş.

BU SAVAŞ BİTTİĞİNDE KAZANAN VE KAYBEDEN TARAF OLACAK MI?

İsrail bugün uyguladığı soykırımın neticesini alacak mı yoksa bir noktada buna dur diyecek mi sizce?

Dünyadan çok fazla bir umudum yok, halkımız mahvoldu ama halen direniyor. İsrail'in durumu da kötü tabi onları tüm dünya destekliyor, bize gelen destek çok az. Silah yardımı zaten sıfır. Yemek desteği çok az. Akrabalarım ve arkadaşlarımdan kiminle görüştüysem 20-25 kilo kaybettim diyorlar. Yardım tırları arada giriyor ama aylarca bekletiliyor, halka ulaşmıyor. Gelen en güzel yardımlardan biri Türkiye'den gelenler. Mesela diğer ülkelerden gelen yardımlar daha çok göstermelik. Bunu Türkiye'de olduğum için demiyorum, oradakilere de sorduğumda onlarda en güzel yardımın Türkiye'den olduğunu söylüyor. Ama hepsi ulaşamıyor tabi ki. Bazen sınırda bozulan mallar da oluyor. Çünkü İsrail zaten sokmak istemiyor ki.

ÖZEL HABER: AYKUT METEHAN

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sariyersoz.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.