Financial Times’tan İmamoğlu Analizi... Tehlikeli Bir Dönüm Noktası

Gündem 21.03.2025 - 17:53, Güncelleme: 21.03.2025 - 17:53
 

Financial Times’tan İmamoğlu Analizi... Tehlikeli Bir Dönüm Noktası

İngiliz gazetesi Financial Times, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının Türkiye’de siyasi dengeleri sarsabileceğini ve ekonomik istikrarı tehlikeye atabileceğini belirtti. Gazetenin analizinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu adımının muhalefeti birleştirme ve ülkede siyasi tansiyonu yükseltme potansiyeline sahip olduğu vurgulandı.
İngiliz gazetesi Financial Times’ın analizine göre, son 18 ay, Türkiye ekonomisi ve dış politikası açısından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın lehine ilerleyen gelişmelere sahne oldu. ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’ya yakınlaşması Ankara’nın NATO’daki stratejik rolünü güçlendirirken, Avrupa ile uzun süredir gergin olan ilişkiler iyileşme sürecine girdi. Enflasyondaki düşüş eğilimi ve faiz oranlarının Erdoğan’ın istediği seviyelere çekilmesi, hükümetin ekonomi politikalarına duyulan güveni artırdı. Ayrıca, 40 yıllık Kürt meselesinde çözüm sürecine dair umut verici sinyaller belirmeye başladı. Öte yandan Financial Times’a göre, Erdoğan’ın siyasi rakiplerine yönelik baskıyı artırması, bu kazanımları tehlikeye atarak ülkeyi yeni bir krizin eşiğine getirdi.  İMAMOĞLU’NUN GÖZALTINA ALINMASI: KRİTİK BİR DÖNÜM NOKTASI  İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması, Türkiye’de siyasi ve ekonomik dengeleri altüst eden bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Financial Times’ın analizine göre, bu hamle sadece iç siyaseti değil, aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası konumunu da derinden etkileyebilir. Eski milletvekili Suat Kınıklıoğlu, “Erdoğan artık geri dönüşü olmayan bir noktaya ulaştı. Bu yoldan dönmesi zor” yorumunu yaparak, yaşananların sadece bir hukuk meselesi olmadığını, daha geniş çaplı siyasi hesaplarla bağlantılı olduğunu belirtti.  PİYASALARDA ŞOK ETKİSİ: EKONOMİK DENGELER SARSILIYOR  İmamoğlu’nun gözaltına alınması, Türkiye’nin finans piyasalarında büyük yankı uyandırdı. Mehmet Şimşek öncülüğünde yürütülen ekonomik reformlar ve yabancı yatırımcıları çekme çabaları, hukukun üstünlüğüne dair artan endişeler nedeniyle sekteye uğradı. Türk Lirası, dolar karşısında rekor düşük seviyeye inerek yüzde 3,3 değer kaybetti. Borsa İstanbul’un BIST 100 endeksi ise yüzde 9’luk bir düşüş yaşadı. Capital Economics, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının Erdoğan’ın ekonomik kaygılardan çok siyasi hesaplarla hareket ettiğine dair güçlü bir sinyal verdiğini belirtti.  TÜRKİYE-AVRUPA İLİŞKİLERİ YENİ BİR KRİZLE KARŞI KARŞIYA  Chatham House’dan Galip Dalay, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının Türkiye-Avrupa ilişkilerine ciddi zarar verebileceğini belirtti. “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Cumhurbaşkanlığı’ndan sonra Türkiye’deki en önemli ikinci seçilmiş makamdır. Şu anda yaşananlar, Avrupa ile Türkiye arasındaki ilişkileri zehirleyebilir” ifadelerini kullandı. Bir Alman yetkili de Financial Times’a yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Avrupa savunması için kritik bir ortak olduğunu belirterek, “Türkiye’yi görmezden gelemeyiz ama son 24 saatlik gelişmeler farklı bir yöne işaret ediyor” dedi.  ABD’NİN DURUŞU ERDOĞAN’A YEŞİL IŞIK MI?  Gazeteye konuşan Işık Üniversitesi’nden Prof. Dr. Seda Demiralp, Washington’un güçlü liderlerle çalışabileceğine dair verdiği mesajların Erdoğan’ı bu tür hamlelerde bulunmaya teşvik etmiş olabileceğini öne sürdü. “ABD, güçlü liderlerle çalışabileceğini göstererek Erdoğan’ın çizgiyi aşmasını kolaylaştırmış olabilir” şeklinde konuştu.  ERDOĞAN’IN İMAMOĞLU KORKUSU  Financial Times, İmamoğlu’nun siyasi etkisi, Erdoğan için önemli bir tehdit oluşturuyor. 2019 yerel seçimlerinde Erdoğan’ın adayını mağlup ederek büyük bir çıkış yapan İmamoğlu, Kürtlerden muhafazakarlara ve laiklere kadar geniş bir seçmen kitlesine hitap ediyor değerlendirmesinde bulundu. 2024 yerel seçimlerinde CHP’nin en büyük zaferlerinden birine imza atarak, AK Parti’ye ağır bir darbe indirdiğini yazan Financial Times, Erdoğan’ın devlet kurumları üzerindeki kontrolünü kullanarak İmamoğlu’nu etkisiz hale getirmeye çalıştığını öne sürdü.  Gazete ayrıca, Erdoğan’ın geçmişte Kürt siyasetinin önemli figürlerinden Selahattin Demirtaş’ı ve Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’ı yargı yoluyla etkisiz hale getirdiğini belirterek, ancak ilk kez ana akım muhalefetin en güçlü ismine doğrudan müdahalede bulunduğuna dikkat çekti. “Erdoğan daha önce CHP'nin lider kadrosundaki bir isme karşı bu kadar sert bir adım atmamıştı” ifadeleri kullanıldı.  2028 SEÇİMLERİ İÇİN STRATEJİK HAMLE Mİ?  Financial Times, Erdoğan’ın asıl amacının 2028 seçimlerinde iktidarını sürdürmek için anayasa değişikliği yapmak olduğunu belirtti. Mevcut anayasa kuralları gereği, parlamento yeni seçim çağrısı yapmadıkça Erdoğan’ın tekrar aday olması mümkün görünmüyor. Ancak anayasal değişiklik için muhalefetin desteği gerekiyor ve bu desteği sağlamak giderek zorlaşıyor.  MUHALEFET İÇİN BİRLEŞTİRİCİ BİR GÜÇ OLABİLİR Mİ?  Risk-istihbarat şirketi Verisk Maplecroft’un Orta Doğu ve Kuzey Afrika uzmanı Hamish Kinnear, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının muhalefeti bir araya getirebileceği ihtimaline dikkat çekti. İstanbul’da binlerce protestocu, belediye binasının önünde toplanarak gösteri yasağına rağmen “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları attı. Artan siyasi baskının, halk arasında daha güçlü bir muhalefet hareketi doğurabileceği belirtiliyor.  İmamoğlu ise gözaltına alınmadan önce sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Büyük bir zorbalıkla karşı karşıyayız. Ama yılmayacağımı bilmenizi istiyorum” diyerek kararlı bir duruş sergilemişti.  ERDOĞAN İÇİN RİSKLİ BİR YOL AYRIMI MI?  Financial Times’ın analizine göre, Erdoğan’ın İmamoğlu’na karşı attığı bu adım, onun otoriter eğilimlerini pekiştirirken aynı zamanda ciddi siyasi riskler de barındırıyor. Bu gelişme, ekonomik istikrarı bozabilir, yabancı yatırımcıları korkutabilir ve Türkiye’nin Avrupa ve ABD ile ilişkilerine zarar verebilir. Öte yandan, muhalefeti birleştirme ihtimali, Erdoğan’ın 2028 seçim hesaplarını tersine çevirebilir.  Bu nedenle, İmamoğlu’nun gözaltına alınması yalnızca bir iç politika meselesi olmaktan çıkıp, Türkiye’nin uluslararası ilişkileri ve ekonomik istikrarı açısından geniş kapsamlı sonuçlar doğurabilecek bir kriz haline gelebilir.
İngiliz gazetesi Financial Times, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının Türkiye’de siyasi dengeleri sarsabileceğini ve ekonomik istikrarı tehlikeye atabileceğini belirtti. Gazetenin analizinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu adımının muhalefeti birleştirme ve ülkede siyasi tansiyonu yükseltme potansiyeline sahip olduğu vurgulandı.

İngiliz gazetesi Financial Times’ın analizine göre, son 18 ay, Türkiye ekonomisi ve dış politikası açısından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın lehine ilerleyen gelişmelere sahne oldu. ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’ya yakınlaşması Ankara’nın NATO’daki stratejik rolünü güçlendirirken, Avrupa ile uzun süredir gergin olan ilişkiler iyileşme sürecine girdi. Enflasyondaki düşüş eğilimi ve faiz oranlarının Erdoğan’ın istediği seviyelere çekilmesi, hükümetin ekonomi politikalarına duyulan güveni artırdı. Ayrıca, 40 yıllık Kürt meselesinde çözüm sürecine dair umut verici sinyaller belirmeye başladı. Öte yandan Financial Times’a göre, Erdoğan’ın siyasi rakiplerine yönelik baskıyı artırması, bu kazanımları tehlikeye atarak ülkeyi yeni bir krizin eşiğine getirdi. 

İMAMOĞLU’NUN GÖZALTINA ALINMASI: KRİTİK BİR DÖNÜM NOKTASI 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması, Türkiye’de siyasi ve ekonomik dengeleri altüst eden bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Financial Times’ın analizine göre, bu hamle sadece iç siyaseti değil, aynı zamanda Türkiye’nin uluslararası konumunu da derinden etkileyebilir. Eski milletvekili Suat Kınıklıoğlu, “Erdoğan artık geri dönüşü olmayan bir noktaya ulaştı. Bu yoldan dönmesi zor” yorumunu yaparak, yaşananların sadece bir hukuk meselesi olmadığını, daha geniş çaplı siyasi hesaplarla bağlantılı olduğunu belirtti. 

PİYASALARDA ŞOK ETKİSİ: EKONOMİK DENGELER SARSILIYOR 

İmamoğlu’nun gözaltına alınması, Türkiye’nin finans piyasalarında büyük yankı uyandırdı. Mehmet Şimşek öncülüğünde yürütülen ekonomik reformlar ve yabancı yatırımcıları çekme çabaları, hukukun üstünlüğüne dair artan endişeler nedeniyle sekteye uğradı. Türk Lirası, dolar karşısında rekor düşük seviyeye inerek yüzde 3,3 değer kaybetti. Borsa İstanbul’un BIST 100 endeksi ise yüzde 9’luk bir düşüş yaşadı. Capital Economics, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının Erdoğan’ın ekonomik kaygılardan çok siyasi hesaplarla hareket ettiğine dair güçlü bir sinyal verdiğini belirtti. 

TÜRKİYE-AVRUPA İLİŞKİLERİ YENİ BİR KRİZLE KARŞI KARŞIYA 

Chatham House’dan Galip Dalay, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının Türkiye-Avrupa ilişkilerine ciddi zarar verebileceğini belirtti. “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Cumhurbaşkanlığı’ndan sonra Türkiye’deki en önemli ikinci seçilmiş makamdır. Şu anda yaşananlar, Avrupa ile Türkiye arasındaki ilişkileri zehirleyebilir” ifadelerini kullandı. Bir Alman yetkili de Financial Times’a yaptığı açıklamada, Türkiye’nin Avrupa savunması için kritik bir ortak olduğunu belirterek, “Türkiye’yi görmezden gelemeyiz ama son 24 saatlik gelişmeler farklı bir yöne işaret ediyor” dedi. 

ABD’NİN DURUŞU ERDOĞAN’A YEŞİL IŞIK MI? 

Gazeteye konuşan Işık Üniversitesi’nden Prof. Dr. Seda Demiralp, Washington’un güçlü liderlerle çalışabileceğine dair verdiği mesajların Erdoğan’ı bu tür hamlelerde bulunmaya teşvik etmiş olabileceğini öne sürdü. “ABD, güçlü liderlerle çalışabileceğini göstererek Erdoğan’ın çizgiyi aşmasını kolaylaştırmış olabilir” şeklinde konuştu. 

ERDOĞAN’IN İMAMOĞLU KORKUSU 

Financial Times, İmamoğlu’nun siyasi etkisi, Erdoğan için önemli bir tehdit oluşturuyor. 2019 yerel seçimlerinde Erdoğan’ın adayını mağlup ederek büyük bir çıkış yapan İmamoğlu, Kürtlerden muhafazakarlara ve laiklere kadar geniş bir seçmen kitlesine hitap ediyor değerlendirmesinde bulundu. 2024 yerel seçimlerinde CHP’nin en büyük zaferlerinden birine imza atarak, AK Parti’ye ağır bir darbe indirdiğini yazan Financial Times, Erdoğan’ın devlet kurumları üzerindeki kontrolünü kullanarak İmamoğlu’nu etkisiz hale getirmeye çalıştığını öne sürdü. 

Gazete ayrıca, Erdoğan’ın geçmişte Kürt siyasetinin önemli figürlerinden Selahattin Demirtaş’ı ve Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’ı yargı yoluyla etkisiz hale getirdiğini belirterek, ancak ilk kez ana akım muhalefetin en güçlü ismine doğrudan müdahalede bulunduğuna dikkat çekti. “Erdoğan daha önce CHP'nin lider kadrosundaki bir isme karşı bu kadar sert bir adım atmamıştı” ifadeleri kullanıldı. 

2028 SEÇİMLERİ İÇİN STRATEJİK HAMLE Mİ? 

Financial Times, Erdoğan’ın asıl amacının 2028 seçimlerinde iktidarını sürdürmek için anayasa değişikliği yapmak olduğunu belirtti. Mevcut anayasa kuralları gereği, parlamento yeni seçim çağrısı yapmadıkça Erdoğan’ın tekrar aday olması mümkün görünmüyor. Ancak anayasal değişiklik için muhalefetin desteği gerekiyor ve bu desteği sağlamak giderek zorlaşıyor. 

MUHALEFET İÇİN BİRLEŞTİRİCİ BİR GÜÇ OLABİLİR Mİ? 

Risk-istihbarat şirketi Verisk Maplecroft’un Orta Doğu ve Kuzey Afrika uzmanı Hamish Kinnear, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının muhalefeti bir araya getirebileceği ihtimaline dikkat çekti. İstanbul’da binlerce protestocu, belediye binasının önünde toplanarak gösteri yasağına rağmen “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları attı. Artan siyasi baskının, halk arasında daha güçlü bir muhalefet hareketi doğurabileceği belirtiliyor. 

İmamoğlu ise gözaltına alınmadan önce sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Büyük bir zorbalıkla karşı karşıyayız. Ama yılmayacağımı bilmenizi istiyorum” diyerek kararlı bir duruş sergilemişti. 

ERDOĞAN İÇİN RİSKLİ BİR YOL AYRIMI MI? 

Financial Times’ın analizine göre, Erdoğan’ın İmamoğlu’na karşı attığı bu adım, onun otoriter eğilimlerini pekiştirirken aynı zamanda ciddi siyasi riskler de barındırıyor. Bu gelişme, ekonomik istikrarı bozabilir, yabancı yatırımcıları korkutabilir ve Türkiye’nin Avrupa ve ABD ile ilişkilerine zarar verebilir. Öte yandan, muhalefeti birleştirme ihtimali, Erdoğan’ın 2028 seçim hesaplarını tersine çevirebilir. 

Bu nedenle, İmamoğlu’nun gözaltına alınması yalnızca bir iç politika meselesi olmaktan çıkıp, Türkiye’nin uluslararası ilişkileri ve ekonomik istikrarı açısından geniş kapsamlı sonuçlar doğurabilecek bir kriz haline gelebilir.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sariyersoz.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.