Türkiye, 6 Şubat depremlerinin yarattığı büyük yıkımın ardından sismik risklere karşı daha bilinçli hale gelirken, uzmanlar olası İstanbul depremine ilişkin uyarılarını sürdürüyor. Deprem bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, İstanbul'da 6.0 büyüklüğünde bir depremin meydana gelmesi durumunda en riskli bölgeleri tek tek açıkladı.

Bir televizyon programında konuşan Prof. Dr. Üşümezsoy, İstanbul'da zemini en sağlam bölgeler olarak Aydos, Çamlıca ve Kadıköy'e doğru uzanan kesimleri işaret etti. Maltepe ve Kartal’ın sırt bölgelerinin de sağlam zemin yapısına sahip olduğunu belirten Üşümezsoy, buna karşın kıyı kesimlerinde zemin kalitesinin düştüğünü ifade etti. Bostancı kıyısının risk taşıdığını, ancak iç kesimlerin daha güvenli olduğunu söyledi.

Zemin açısından en riskli bölgeleri de sıralayan Üşümezsoy, Bakırköy’den başlayarak Marmara kıyısında uzanan hat üzerinde önemli zemin zafiyetleri bulunduğunu dile getirdi. Yenikapı, Zeytinburnu ve Ataköy'ün de risk altında olduğuna dikkat çeken Üşümezsoy, bu riskin Küçükçekmece ve Büyükçekmece’ye kadar uzandığını ifade etti.

İstanbul'un kuzeyinde de belirli bölgelerin risk taşıdığına değinen Üşümezsoy, özellikle Esenyurt'un kuzeyinde yer alan Bahçeşehir ve Sazlıbosna hattındaki yapılaşmaya dikkat çekti. Bu bölgelerdeki zemin yapısının heyelanlara açık olduğunu belirterek, 6.0 büyüklüğünde bir depremde Silivri ve Kumburgaz’da toprak kaymalarının yaşanabileceğini vurguladı. Ayrıca, bu bölgelerde bazı binaların zemin kayması nedeniyle risk altında olduğunu ve fore kazıklarla desteklenmesine rağmen güvenliğin tam olarak sağlanamayabileceğini ifade etti.

Prof. Dr. Üşümezsoy, olası bir İstanbul depreminin etkilerini en aza indirmek için yapı stokunun gözden geçirilmesi gerektiğini belirterek, özellikle riskli bölgelerde denetimlerin artırılmasının önemine vurgu yaptı. Deprem bilincinin yaygınlaştırılması gerektiğini ifade eden Üşümezsoy, gerekli önlemlerin zamanında alınması gerektiğini dile getirdi.