'KREŞ İÇİN BÜTÇEYE GELİNCE TAKILDIK’

Bizim Sarıyer ilçesinde okulu olmayan tek mahalle benim mahallem. Bu da çok üzücü bi olay. Bir küçük butik tarzında bir ilkokulumuz vardı. Evvelki sene depremden dolayı yıkım kararı çıktı ve yıkıldı.

Yapım ihalesi içerisinde olan 4 Sarıyer ilçesindeli okuldan birisi bizim okulumzdu sonra çıkartıldı yapım ihalesinden. Bizim baskılarımızla gerekli mercileri arayarak bu okulu tekrardan yapım ihalesine sokma aşamasına getirdik ve iki aya kadar bir yapım ihalesi olacağını söylediler. Bu konunun takipçisi olacağız.

Protokoller çok uzun sürüyor. Biz bunları bildiğimiz için zaten yıkılma aşaması geldikten sonra İstanbul Proje Kordinasyon Merkezi ile beraber yürütülen bir çalışmaydı. Bununla ilgili gerekli tüm izinlerimizi aldık. Fakat bütçeye gelince takıldık.

Burdan hayırsever bir vatandaşımızın bize. Acil olarak yapabileceği bir yardımla bu süreci hızlandırabiliriz. Çok butik bir okulumuz çok fazla maaliyeti olan bir okulumuzda değil. Yasal olarak beklediğimiz ve projenin gerçekleşmesi ile beraber  3 seneyi bulacak gibi tahmin ediyoruz. Fakat hızlı bir ödenek ve hızlı bir çalışma ekibiyle bu çok daha kısa bir süreye çekilebilir.

‘KİREÇBURNU KREŞLER VE OYUN PARKLARI AÇISINDAN ŞANSLI BİR MAHALLE’

Kireçburnu kreşler ve oyun parkları açısından çok şanslı bir mahalle. Bizim muhtar olmadan önce de mahalle ile ilgili çalışmalarımız vardı. Mahalle sevdalısı olarak mahallemizde yeterince oyun parkımız var. Diğer mahalledeki vatandaşlarımızda parklarımıza gelip kullanabiliyorlar.

‘SARIYER’İN EN GÜZEL KREŞLERİNDEN BİR TANESİ OLACAK’

Yeni başlamış bir kreş inşaatımız var. Bir aksilik olmazsa 1.5 ayda çocuklarımızla buluşturacağız. 100 kapasiteli bir kreşimiz olucak. Hergün orayı ziyaret edip gerekli eksikliklerini takip ediyoruz.Daha öncesinde kreşimiz yoktu. Önceki Belediye Başkanı’na konuyla alakalı olarak defalarca dilekçe vermemiz ve kendilerine sözlü yazılı olarak bu konunun eksikliğini iletmemiz kendisinden aldığımız sözle, yeni gelen Belediye Başkanı’mız Mustafa Oktay Aksu’nun da eğitime verdiği destekle beraber buranın çalışmaları hızlandırıldı ve Sarıyer’in en güzel konumuna sahip kreşlerden bitanesi olacak. 

‘PARKLARIMIZIN GÜVENSİZLİĞİ MEVCUTTU FAKAT…’

‘’Parklarımızın güvensizliği mevcuttu. Fakat biz muhtar olduktan sonra, çevresinde bulunan aydınlatmaları ve ağaç budamalarını tamamladık. Hayırsever arkadaşlarımız tarafından aldığımız kameralar ile 7/24 park güvenliği olan ender mahallelerden biri Kireçburnu Mahallesi’dir.

Biz muhtar olmadan önce muhtarlığımızın etrafı hem aydınlatma hemde güvenlik açısından. çok atıl bir vaziyetteydi. Öncelikle insanların kendi kapılarının önlerini temizleme mecburiyetinde olmaları düşüncesiyle muhtarlığımız önünden işe başladık. Aydınlatma ve temizlik çok önemli. Bunların bilincinden hareket ederek parklarımızla ilgili vatandaşlarımızın en rahat ve güvenli şekilde çocuklarını getirip eğlendireceği yer Kireçburnu’ndaki mevcut parklardır. Kameraların olması ile de parkta uyuşturucu ve madde kullanımının önüne geçtik.

Bir tık daha ileri gittik ve hayırsever vatandaşlarımız sayesinde mezarlıklara da kamera taktırdık. Mezarlığa kamera taktırdığımızda eleştiri de aldık ’Ne gerek vardı?’ gibi sözlerle de karşılaştık. Fakat oradaki çalışmaların vermiş olduğu sonuçlarla bu uyuşturucu ve madde olaylarının önüne geçtik.Sarıyer Belediye’si ve Sarıyer muhtarları, narkotik ile ilgili çalışmaları önerge haline getirerek Sarıyer halkı olarak bir öncülük çalışması da yapmıştık.’’

’HER YERE OTOBÜS KOYSAKTA İSTANBUL’UN TRAFİĞİNİ ÇÖZME GİBİ BİR KONU SÖZ KONUSU DEĞİL’

Her yere otobüste koysakta İstanbul’un trafiğini çözme gibi bir konu söz konusu değil. Vatandaşlar adım başı otobüs istiyorlar ama bunun temel çözüm noktasından biri insanların spora yönelmemesi ile alakalı. 200 metrede bir otobüs durağı istemeleri, dakika başı otobüs istemeleri. Haklarıdır ama kozmopolitik olan Sarıyer ilçemiz ve İstanbul’da bunun çözümü ile alakalı tek çözüm raylı sistemdir. Raylı sistemi mahalle aralarına sokma şansımız yok. Tek ulaşımımız İETT ve minibüsler. Metrobüs ve metromuz bulunmamaktadır. Ulaşımla ilgili çok can yakıcı bir şey söz konusu değildir.İstanbul’un vermiş olduğu psikolojik baskıdan dolayı otobüslerin 5 dakika geç gelmesi ve arızalanma durumunda yer yerinden oynamışcasına şikayetler alıyoruz. Bu da vatandaşların işten atılma korkusundan kaynaklanıyor.

‘ÇUKURLAR VE KALDIRIMLARLA ALAKALI BİR SIKINTIMIZ YOK’

Çukurla alakalı hiç bir sıkıntımız yok kaldırımlarımız ve mevcut alan içerisindeki yerlerimizin çalışmaları sürmüştür. Can yakıcı ve tehlike arz edici kaldırımlarım ve yaya yolumuz yoktur.

‘BEDAŞ’IN EN BÜYÜK PROBLEMLERİNDEN BİR TANESİ AKIMIN YETERSİZLİĞİ’

Bedaş Genel Müdürlüğü ile toplantı yaptık. Buradaki çıkan sonuç, aydınlatmalarla ilgili ve sokakların düzensiz oluşundan dolayı, elektrik lambalarının değiştirilmemesi ve ray sistemi çok eski olması. Orada elektrik direklerinin hala mevcut olarak kullanılması ve yer altından geçmemesindeki sebeplerden bir tanesi de imar olmadığı için mevcut alanla ilgili çalışma yapamıyorlar ve yaptıkları çalışmalarda yetersiz kalıyor. En şanslı olan yerlerden bir tanesi köyler bölgesi diyebiliriz. Bedaş’ın en büyük problemi akımın yetersiz gelmesi ve trafo yerinin olmaması.

‘SİYASİ PARTİLERİ BİR KENARA KOYUP HİZMET NOKTASINA ODAKLANMALIYIZ’

Siyasi partileri bir kenara koyup odaklanacağımız tek nokta hizmet noktasıdır. Muhtar gerekli zamanda gerekli şeyi önceden sezinleyip dilekçelerin ve takibini yaptığı zaman çözemeyeceği bir nokta yoktur. Tecrübeli muhtarlarımız ile devamlı diyalog halindeyiz düşünce ve önerileri bizim için çok önemli.

‘ÇÖP KONTEYNIRLARININ OLMASI BAŞLI BAŞINA BİR TÜRKİYE AYIBIDIR’

Bizim için en büyük sıkıntılardan bitanesi belediye olarak ve vatandaş olarak vatandaşların temizlik anlayışı içerisinde çöplerini rastgele atmaları. Şuanda Kireçburnu olarak iki noktamız var. Bu iki noktadaki vatandaşlarımızın çöplerini toplayıp getirip elektrik direklerinin diplerine ve kıyı köşelere atmaları ve bunları can dostlarımızın parçalaması çok kötü görüntüleri beraberinde getiriyor. Çöp konteynırlarımızın olması başlı başına bir Türkiye ayıbıdır ve çağ dışı bir uygulamanın sonucudur. Fakat biz hala bunu aşmış değiliz. Bizim bu konudaki tek çözüm odağımız vatandaşların kendi çöplerini evlerinde, apartmanlarda veya bina önlerinde ayrıştırıp belirli günlerde geri dönüşüm araçları gelince belediyeye teslim etmesi gerekmektedir.

‘SAĞLIK OCAĞINA İHTİYACIMIZ VAR’

Sağlık ocağı ile ilgili sıkıntılarımız var. Sağlık ocağımızın yeri Belediye’nin sağlık personeline tahsis ettiği evden bozma bir polikinlik. Burası çok yetersiz. Doktorlarımız çok iyi ama çalışma ortamı olarak yetersiz. Sağlık ocağına ihtiyacımız var.

Şehir hatları vapur iskelesinin yapımını bu dönem tamamlamaya çalışacağız. 

‘HAYALLERİNİ GERÇEKLEŞTİREMEDİLER’

Bitane camimiz vardı. Camiyi yıktırmaya çalışan ve birileri tarafından farklı amaçla kullanımının sağlanması için girişimde bulunan kişiler bu hayallerini gerçekleştiremediler.

Kireçburnu cami, şuanda eski kalıntıları ve eski tarihi camimizin resimlerinden etkileniyor ve inşaatı devam ediyor. 10 metre yüksekliğinde olacak ve 20 metre yüksekliğinde minaresi olacak. Horasan harcı ve taş tuğlalardan yapılan bir cami olacak. Tahminlerimce yaz başlarına camimiz açılarak vatandaşlarımızla ibadetle buluşacak. 

SARIYER’DE İLK SOSYAL TESİS

Biz muhtar olduktan sonra birinci hedefimiz kamuya ait olan yerleri biran önce halkımızla buluşturmaktı. Bunlardan bitanesi de atıl vaziyette duran eski zabıta binasının Sarıyer’de olmayan bir sosyal tesis olması. Konuyla ilgili dilekçelerimizi verdik. Şuanda buranın inşaatı devam ediyor. Ocak-Şubat gibi bitmesi planlanıyor.

‘CAN DOSTLARIMIZA TİTİZLİK GÖSTERMEK LAZIM’

Can dostlarımızı besleyen kişilerin onlara gerekli titizlik göstermesi lazım. Sokak hayvanlarımızla ilgili gerekli çalışmalarımız devam ediyor Onların aşılanması beslenmesi gibi. Fakat rastgele evde kalan yemekleri sokak hayvanlarımıza çöp konteynırlarının yanına getirilip bırakılması hoş olmuyor ve can dostlarımız da bunları tercih etmiyor. Aynı zamanda etrafın pislenmesine de sebebiyet vermiş oluyorlar.