Yasa dışı bahis çeteleri, para aklama amacıyla vatandaşı tuzağa düşürerek "Hesabımda sorun var, seninkini kullanabilir miyim?" gibi bahaneler ile hedef alıyorlar. Hesap sahipleri bazen farkında olmadan suça ortak olurken, uzun ve yıpratıcı bir hukuki süreçle de karşı karşıya kalabiliyorlar. Yargıtay, bu tür davalarda yalnızca hesaba gelen paradan pay aldığı kanıtlanan kişilerin cezalandırılabileceğine dair önemli bir karar aldı. Avukat Buket Nurşah Tekışık, Yargıtay’ın bu konuda verdiği önemli kararıkn detaylarını açıkladı.

ÇETENİN HESABA GELEN PARADAN PAY ALDIĞI İSPATLANMALI

Konuyla ilgili olarak ’Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/16966 E. 2024/7470 K.’ sayılı ilamına değinen Avukat Buket Nurşah Tekışık, "Günümüzde en yaygın suçlardan biri haline gelen yasadışı bahis oynatmak suçu sadece oynatan kişiler ile son bulmuyor. Kazanılan parayı elle tutulur hale getirebilmek için çevresinde olan insanları, ’Kartımda bir problem var. Seninkini kullanabilir miyim?’ şeklinde kandırarak veya tehdit ederek farklı kişilerin hesaplarına parayı göndererek, o hesaplardan para çekme işlemi sağlanmaktadır. Diğer bir yol ise hesap kartlarını kullanmak istedikleri kişilere belli bir pay teklif etmektedirler. Bu kişiler ise tabiri caizse, ’Taş atıp da kolum mu yorulacak sanki’ diye düşünerek kabul etmektedir. Pay karşılığı hesabını kullandıran kişilerin sanık olarak cezalandırılabilmesi için hesaba gelen paradan pay aldığı ispatlanmalıdır" ifadelerini kullandı.

"ŞÜPHEDEN UZAK DELİLLER OLMALIDIR"

Öte yandan Avukat Tekışık, "Bahsettiğimiz hususlar sadece bahis değil, dolandırıcılık gibi hesap kullandırma işleminin gerçekleşebileceği tüm suçlar için geçerli olacaktır. Banka kartlarını kullandıran sanıkların eylemleri, ilk derece mahkemeleri tarafından dolandırıcılık suçu kapsamında değerlendirilmiştir. Ancak Yargıtay 11. Ceza Dairesi’nin 04.06.2024 tarihli, 2021/16966 E., 2024/7470 K. sayılı kararında hesap kartının iptal olduğunu söyleyen diğer sanığa tanışıklıktan kaynaklanan güvene binaen kullandırtan, hesaba gelen paradan pay aldığı ispatlanamayan sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Yargıtay kararından da görüleceği üzere; sanığın söz konusu suçu işlediğine dair kesin, inandırıcı ve her türlü şüpheden uzak deliller olmalı ve sanığın suçu işlediği sabit olmalıdır. Aksi takdirde verilen mahkumiyet hükmü bozmayı gerektirecektir" dedi.