Dervişoğlu’ndan Bahçeli’ye 'Alkış' Tepkisi: Terör Örgütü Uzantısı...
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Kahramanmaraş deprem bölgeleri ziyareti kapsamında Kahramanmaraş’ta partisinin Genişletilmiş İl Divan Toplantısı’nda konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin terörist başı Öcalan’ı Meclis kürsüsüne davet etmesinin ardından TBMM'deki bütçe görüşmelerinde DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ı alkışlamasına tepki gösteren Dervişoğlu;
“GÖZLERİNİN İÇİ GÜLEREK ALKIŞLIYOR”
“Başkalarına bakıyorsunuz bir de bize bakıyorsunuz. Birisi çıkıyor Abdullah Öcalan'ı Meclis kürsüsüne davet ediyor. Biz çıkıyoruz, diyoruz ki; cesedimizi çiğnemeden onu TBMM’ye sokamazsınız. Yine aynı kişi; terör örgütünün uzantısı DEM’in genel başkanının konuşmasını hararetle ve gözlerinin içi gülerek alkışlıyor. Biz milletimize gidiyoruz diyoruz ki Irak'ın kuzeyinde yaşadıklarımız malum; aynı tehdit ve tehlikelerle Suriye'nin kuzeyinde de karşılaşma ihtimalimiz muhtemel. O sebeple devletimizin ve milletimizin tedbirli olması icap eder diyoruz. Adam boşluğa bakıyor. DEM’i alkışlayan, ona el uzatan adam İYİ Parti'ye kötülük nifakları saçıyor. Onun için siz bana sahip çıkıyorsunuz, dimdik ayakta durmayı becerebiliyorum.’’ diye konuştu.
Dervişoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
Kahramanmaraş’a Divan Üyeleri, Milletvekilleri ile neredeyse tam kadro geldiklerini vurgulayan İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu; ‘’Herkesin burada bulunmuş olması bizim sorumluluklarımızı daha da arttırıyor. Akşamın bu saatinde hem de bir iş gününde Kahramanmaraş'ta böyle bir salonda toplanmış bulunmanız geleceğe dair ne büyük umutlar taşıdığımızın bir göstergesi.’’ dedi.
Depremde hayatını kaybedenlere rahmet, yakınlarını kaybedenlere sabır dileyerek konuşmasına devam eden İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu; ‘’Değerli dava arkadaşlarım, biliyorsunuz bir yolculuğa çıktık. Çıkmış olduğumuz bu yolculukta da zaman zaman büyük başarılar elde ettik, zaman zaman da bazı dönemlerde çeşitli olumsuzluklarla karşılaştık. Her şeye rağmen dirayetimizi muhafaza ettik, sabrımızı yüksek tuttuk. Türkiye'nin birlik ve beraberliğini temin etmek için kendi birlik ve beraberliğimizi güçlendirmek adına yapılması icap eden her şeyi yapmaya gayret sarf ettik. Kolay değildi. Çünkü Türkiye'yi yöneten ceberut bir iktidar vardı. O iktidarın her türlü baskısı üzerimizdeydi. İYİ Parti'yi başarısız kılmak için kendilerini neredeyse ortaya atmış çok sayıda siyasi muarızımız, siyasi muhalefetimiz, siyasi hasmımız vardı. Ama bütün bunlara rağmen gördüğünüz gibi dimdik ayaktayız ve Türkiye’nin hâlâ tek umudu olmaya devam ediyoruz.’’ diye konuştu.
“MİLLETİN HÂLİ NE OLACAK?”
Siyasetin kurumlar üzerinden değil, kişiler üzerinden yürütüldüğünü vurgulayan Dervişoğlu şu sözleri kaydetti:
‘’Şu olursa ne olur, bu olursa ne olur, şu parti şunu yaparsa ne olur diye bakmıyorum ben değerli Kahramanmaraşlılar, kahraman sıfatını hak eden Maraşlılar. Ben ‘onun, bunun hâli ne olacak?’ değil ben ‘Milletin hâli ne olacak?’ oradan bakıyorum meseleye. Onun için karşı karşıya bulunduğumuz devasa sorunların çözümü noktasında da ortak aklın teşekkül ettirilmesine katkı sağlayacak adımlar atmaya gayret sarf ediyorum. Hiçbir şeyi kişiselleştiremiyorum. Hiçbir şeyi şahsımın ve mensubu olmakla şeref duyduğum İYİ Parti'nin üzerinden geçirmiyorum. Bugün Maraş'ın bir derdi varsa bu dert hepimizin derdi. Bu dert hepimiz ilgilendirmediği için çözülmüyor. Onun için müşterek problemlerimizi müşterek çözümler üretmek adına attığımız adımlarla yok edebiliriz. Onun için herkesin desteğine, herkesin sevgisine, herkesin duasına ihtiyacımız var.’’
“İYİ PARTİ'NİN SİYASİ ÖMRÜNE VADE BİÇEMEZLER”
Toplantıyı Kur’an-ı Kerim tilaveti ve İstiklal Marşı ile açtıklarını ifade eden ve İYİ Parti’nin birbirinden farklı dünya görüşlerine sahip insanların bir araya gelerek oluşturduğu bir yapı olduğunu belirten Dervişoğlu; ‘’Her siyasi geçmişten her siyasi gelenekten gelen dava arkadaşlarımız vardır İYİ Parti’de. Hiçbirinin varlığı bir diğerine üstünlük teşkil etmez. Memleket sevdasıyla yanıp tutuşan insanların oluşturduğu bir yapıdır. O sebeple birileri ne kadar isterlerse istesinler İYİ Parti'nin siyasi ömrüne vade biçemezler. İYİ Parti Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu sorunlar çözülünceye ve büyük Türk milleti refaha kavuşuncaya kadar iktidar mücadelesini sürdürmek durumunda olan bir siyasi partidir” ifadelerini kullandı.
“TEK UMUT İYİ PARTİ'DİR”
İYİ Parti’nin kuruluşundan bugüne kadar yaşanan sorunların hâlâ devam ettiğinin altını çizen İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu; ‘’Bu sorunlar bugün devasa boyutlara geldi, misliyle katlanmaya başladı. O zaman İYİ Parti'nin kuruluş gerekçeleri yerli yerinde duruyor. Dün o sorunlara istinaden kurulmuş olan partimiz, bugün o sorunları çözmek yolunda artık siyasi iddia sahibi olan bir konuma taşınmıştır. Açık ve net olarak söylüyorum; Türk siyasetinin diğer aktörlerine ve kadrolarına baktığımda net olarak ifade edebilirim ki tek umut İYİ Parti'dir, tek umut İYİ Parti'nin kadrolarıdır” şeklinde konuştu.
İYİ Parti’deki 8 aylık Genel Başkanlık dönemine işaret ederek konuşmasına devam eden Dervişoğlu; ‘’7-8 aylık bir genel başkanım. İlk genel başkan olduğumda hepinize bir karamsarlık vardı. ‘Hâlimiz ne olacak?’ diyordunuz. Şahsımla ilgili demiyorum, partimizin siyasi konumuyla ilgili söylüyorum. Hepimizde bir moral bozukluğu vardı. Ama şimdi Türkiye’yi geziyorum. Ama şimdi gözlerimize baktığımda iktidar pırıltısı görüyorum. Bambaşka bir topluluk görüyorum karşımda. İnanmış bir topluluk görüyorum ve bunun daha ötesinde umut var, geleceğe dair inançları güçlenmiş bir topluluk görüyorum. Şartlara bakarak da teşekkül ediyor bu siyasetin diğer aktörleriyle mukayese edildiğinde birbirimize nasıl sahip çıkmamız gerektiğini ortaya koyduğunuz için filizleniyor aslında umutlarımız.’’ dedi.
“BU ÜLKE İÇİN TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYMUŞ İNSANLARIN...”
“Ben size hasretini duyduğunuz şeyi yaşatmaya çalışıyorum” diyerek sözlerine devam eden Dervişoğlu; “Sağcısı solcusu hangi siyasi gelenekten gelirse gelsin, benim yaş kuşağım çok büyük felaketler yaşadı. 2 tane ihtilal, 20 yaşımıza kadar 2 tane ihtilal, 2 tane ihtilal nitelikli muhtıra, 3 darbe teşebbüsü yaşadık biz. Geleceğe dair fidanlarımızı budadılar. Birbirimizle sarılarak o günlerden çıktık. 20 yaşımıza geldiğimizde yani kendimizi genç ve delikanlı adamlar, insanlar olarak hissetmeye başladığımızda, üzerimizden tanklar geçmişti defalarca, çileler gördük, ızdıraplar gördük. Ama o günün şartlarında yolumuzdan dönmedik. Türkiye kurtulmalıydı. Türkiye bu yaşadığımız coğrafyaya eskisinden daha sıkı sarılmalıydı. Türkiye'nin kardeşlik hukuku daha da güçlendirilmeliydi. Türkiye'nin geleceğe dair umutları daha da yükseltilmeliydi. O sebeple bu zamana kadar bu ülke için taş üstüne taş koymuş insanların ortaya çıkarmış olduğu sinerjiye bizim de soğuk bakabilme lüksümüz yoktur” ifadelerini kullandı.
“MUSTAFA KEMAL’İN HEDEF VE İDEALLERİ ÇIKTIĞINI SÖYLÜYORUM”
Dervişoğlu kendi kuşağının bu ülkeyi yönetmeye talip insanlardan oluştuğunu ifade ederek sözlerine şu şekilde devam etti:
“Biz ülkeyi yönetmeye talip insanlardık ama bu ülkeyi yönetenler de vardı. Yönetenlerin doğru işleri vardı, yanlış işleri vardı ya da bizim kabul edemediğimiz işleri vardı. Ya da o dönemde o genç çağımızda bize yanlış gelen uygulamaları vardı. Bunların hepsini sindirerek ve muhataplarımızı da anlayarak yaşanması gereken şeyler olduğunu idrak etmek mecburiyetindeyiz. O sebeple kendi geçmişimizle birlikte Türk demokrasi tarihinin geçmişine de bakarak; haklıya hakkını teslim etmeye, hata yapmış olanın da hatasından bir ders çıkarmaya özen gösterilir. Kimleri kastediyorum? Biz yönetmeye taliptik gencecik yaşımızda ama yöneten büyüklerimiz vardı. Onların hepsinin her birinin ayrı ayrı büyük özellikleri vardı. Bugün siyasette ismi geçenlerin hiçbirinde o hasletlere rastlamıyorsunuz. Bakın Hatay’da sordum burada da size soruyorum. Şart ne olursa olsun Süleyman Demirel’in samimiyetini özlemiyor musunuz soruyorum? Bülent Ecevit’in rahmetli nezaketini özlemiyor musunuz? Hep birlikte özlüyoruz. Efendim biri babaydı biri kargo oğlandı. Turgut Özal da tonton amcaydı. Turgut Özal'ın çalışkanlığını özlemiyor musunuz? Bakın imanımızı yerle bir ettiler 20 sene içinde, bizi birbirimizden tereddüt eder hâle getirdiler. Rahmetlik Necmettin Erbakan’ın inançlarına olan bağlılığını özlemiyor musunuz? Peki yıkılmaz bir iman ve irade kalesi merhum başbuğumuz Alparslan Türkeş’in mücadele cehdini özlemiyor musunuz? Ben bunların doğrularını birleştirdiğimizde karşımıza Mustafa Kemal’in hedef ve idealleri çıktığını söylüyorum. Ben Müsavat Dervişoğlu, Allah'ın ve Maraş'ın huzurunda size söz veriyorum: bu özelliklerimizi siyasette yaşatmak için canımı dişime takarak yolculuğumu sürdüreceğim”
CUMHURBAŞKANI ADAYI OLABİLİR Mİ?
İYİ Parti’nin ömrüne vade biçmeye çalışanlara seslenen Dervişoğlu, “Soruyorlar bize geçmişte partimizin ömrüne vade biçmeye çalışanlar o televizyonlara çıkıp diyorlardı; ya bitti bunlar bitti. Bittiyse gel gör Kahramanmaraş bitmiş mi bitmemiş mi gör. Güne bak, saate bak gör. İnsanların gözündeki umut ışığını gel gör burada. Televizyonlara çıkıyorlar vade biçiyorlardı ömrümüze, dediğim gibi gazete köşelerinde de yazıyorlardı. Şimdi de bize soruyorlar. Yarın şu olursa ne olur nasıl yaparsınız bu olursa nasıl yaparsınız? Yani şunu diyorlar. Anketlere açıyorsunuz değil mi Recep Tayyip Erdoğan bir Cumhurbaşkanı adayı Ankara ve İstanbul belediye başkanları da diğer 2 Cumhurbaşkanı adayı, sanki pazar günü seçim var. Bu üçünü birbiriyle yarıştırıyorlar, anket yapıyorlar. İçinizden biri sanki Cumhurbaşkanı adayı olamazmış diye düşünüyorlar. Oysa demokrasilerde herkes iddia sahibi olabilir. Ben gittiğim her yerde söylüyorum. Anayasamıza göre Cumhurbaşkanı 2 defa seçiliyor. Haydi anayasayı ona uydurduğun zaman üçüncü defa seçildi. Şimdi dördüncüsü var, bir daha aday olmak için ya Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden seçim kararı çıkarmak istiyor ya da yeni bir anayasa yapmak suretiyle yeniden seçilmenin önünü açmaya gayret sarf ediyor” ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN’IN YENİDEN ADAYLIĞI HAKKINDA KONUŞTU
Ana muhalefetin de “Ben zaten seni seçiminde yenip göndereceğim” diyerek yapmış olduğu açıklamalarla; “Ben senin aday olmanın önünü açacağım ya da ona müsaade edeceğim” dediğine işaret eden Dervişoğlu şunları söyledi: “Beğenirsiniz beğenmezsiniz Türkiye bir Anayasa devletidir ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir daha Cumhurbaşkanı adayı olmasına manidir. Bu tek adamlığı tahkim etmek için Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden adaylığının önünü açacak ve tek adamlığı tahkim edecek herhangi bir anayasa değişikliğinin önüne set olmak benim ve İYİ Parti milletvekillerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki en büyük görevidir”
“Muhalefet diyor ki ya biz bunu yenip de göndermek istiyoruz 20 senedir diyor beceremedi” diyerek konuşmasına devam eden Dervişoğlu; ‘’Yani seçimin içinde her türlü entrika, hile, hurda yaşanması muhtemel; ama hâlâ muhalefet gladyatör mantığıyla hareket ediyor. Siyaset bir arenadır doğrudur; ama siyasetçiler gladyatör değildir. 2 tane belediye başkanının cumhurbaşkanlığı adaylığından bahsediliyor. Yüksek Seçim Kurulu’nun açıkladığı bir takvim yok. Kendilerinin biliniyor ki birtakım çalışmaları var; ama herhangi bir açıklamaları yok. Medya bunları yarıştırıyor. Bizle ilgili de parti anketi yapıyorlar. İYİ Parti yarınlarda ne olacak? Eskiden ömrümüze vade biçiyorlardı da kapanacak diyorlardı ya şimdi anladılar ki kapanmayacak ve Türkiye’nin umudu olmaya devam edecek. O zaman yüzde kaç oy alacak? diye bakıyorlar” diye kaydetti.
“İYİ PARTİ TÜRK SİYASETİNİN ALTIN HİSSESİ”
İYİ Parti’nin oy oranlarında artış yaşandığını ancak bu artışla yetinmeyeceklerini hedefin %50+1 olduğunu vurgulayan Dervişoğlu ifadeleri kullandı: “Biz bu yolculuğa başladığımızda 2,5-3’lerden falan bahsediyorlardı. Şimdi anketler yapıldı, en kötüsü 7,5 gösteriyor. Yeni yapılmış bir ankette bizi 9.2 göstermiş. Zannediyorlar ki Dervişoğlu buna sevinir. Niye? Aşağıdan yukarıya doğru oyları artıyor. Doğru oyumuz artıyor. Çünkü İYİ Parti Türk siyasetinin altın hissesi yavaş yavaş yükseliyor, yükseldiği yerden de hiç inmiyor. Ama İYİ Parti’ye 7’ler, 8’ler, 10’lar, 15’ler, 25’ler yetmez. Bu anketlerin içinde şu da var İYİ Parti'ye oy verebilir misin sorusu. Türkiye'nin %75’i Allah'a şükürler olsun ki İYİ Parti’yi oy vermeyecek bir parti olarak görmüyor. O zaman bize düşen nedir? Türkiye'nin %75’inin oyuna talip olmak. O %75’in en az %50+ 1’ini alarak devleti yönetecek hale gelmiştir bizim mücadelemiz. Ben bunun için yollardayım, bunun için sizlerle yarenim, bunun için sizlerle yol arkadaşıyım, bunun için sizlerle mücadele arkadaşıyım. Türkiye'nin hiçbir değerini pazarlık masasından tartıştırtmam. Bana göre Türkiye’nin alınıp satılacak bir değeri yoktur. Türkiye'nin millî ve manevi bütün kıymet hükümleri bizim başımızın üstünde, yüreğimizle bayrak ve sancak gibi dalgalanmaktadır. Onun için ne kimsenin kurduğu masanın sandalyesi olurum ne de iktidar olmak dururken o iktidardan pay çıkaracak şekilde birileriyle bir takım kapalı kapılar ardında pazarlıkların içine düşerim. Ben size inanırım ben Cenabıhakk’a inanır, size güvenirim. Bu yolculuğu da öyle sürdürdüm Allah'ın izniyle”