EĞİTİMİ CAMİLERE TAŞIDI

Kaya Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı 60 bin okulun olduğunu ve bu okulların konferans salonları olduğunu hatırlatarak yapılan bu uygulamanın gereksizliğine değindi. İstanbul Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yayınladığı genelgeyi referans göstererek "Tüm okul öncesi, sınıf öğretmeni, ilköğretim Ahlak ve Din Bilgisi Öğretmenleri 23-27 Eylül tarihleri arasında saat 14.00-18.00 arasında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camisinde drama, masal anlatımı ve diğer konularda seminerlere çağırılıyor." dedi.

HANGİ AKLIN ÜRÜNÜ

Kaya bu uygulamaya yönelik şu soruyu yöneltti:
"İl/İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinin konferans salonları dururken, okulların konferans ve toplantı salonları dururken öğretmenlere hizmet içi eğitimin camide verilmesi hangi aklın ürünüdür?"

MEB'DEN ÖĞTERMENLERE TELEFON YASAĞI

Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün öğretmenlerin ve öğrencilerin telefon ile sınıfa girmesine yasak olduğunu bildirdi.  Kaya tarafından öğrencilerin telefon ile girmemesini doğru bir yaklaşım olarak değerlendirirken, öğretmenlerin de bu uygulamaya tabi tutulmasını "Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürü farkında değil okulda akıllı tahtalar var" şeklinde değerlendirdi ve devam etti "Akıllı tahtalar cep telefonuyla açılıyor, kitapların kare kodu cep telefonuyla okunuyor... Bilimden bu kadar uzak insanların okullarda yönetici olması ne acı!"

ÖĞRETMENİ VE ÖĞRENCİYİ SORUNLARIYLA BAŞBAŞA BIRAKTI

Kaya Sarıyer Söz gazetesine yaptığı açıklamanın sonunda ise Milli Eğitimin öğrencileri ve öğretmenleri sorunlarıyla baş başa bıraktığına şu sözlerle değindi:
"Bu uygulumlar bize gösteriyor ki Milli Eğitim Bakanlığı okulları, öğrencileri, öğretmenleri sorunlarıyla baş başa bırakılmış, kendi kafasındaki projeyi hayata geçirmek için adım adım ilerliyor. Bu laik, bilimsel, kamusal ve karma eğitim anlayışına tamamen aykırıdır. Bir an önce bu uygulamalardan vazgeçilmelidir. Eğer vazgeçilmezse eğitim/öğretim da karmaşık ve içinden çıkılmaz hala gelecektir."