Bakan Tunç'tan ‘Yargı Bağımsızlığı’ Eleştirilerine Menderes'li Yanıt

TBMM Genel Kurulu'nda; TBMM, Anayasa Mahkemesi, Adalet Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı 2025 yılı bütçeleri, görüşmelerin ardından yapılan oylama ile kabul edildi.

Bakan Yılmaz Tunç, TBMM Genel Kurulu'nda Adalet Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı. Adaletin her şeyin temeli ve insanın erdemi olduğuna dikkati çeken Tunç, adaletin hakkıyla tecellisinin hukuk devleti ile mümkün olduğunu kaydetti.

"HAK ARAMA YOLLARI GELİŞTİ"

Son 22 yılda Türkiye'nin, demokratik hukuk devletinin tahkimi ve güvenilir adalet sisteminin tesisi yolunda önemli mesafeler aldığını belirten Tunç, temel kanunların tamamının toplumun ihtiyaçlarına ve çağın gereklerine uygun yenilendiğini ifade etti.

Bakan Tunç, söz konusu dönemde yeni hak arama yollarının ihdas edildiğini, hak arama yollarının genişletildiğini belirterek, Anayasa'da da reformlar yapıldığını, toplumun değişen ve gelişen ihtiyaçları karşısında yeni uygulamaların devreye alındığını söyledi.

MUHALEFETİN İDDİLARINA TEPKİ GÖSTERDİ

Türkiye'nin "Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde çok geri sıralarda olduğu" iddialarının gündeme getirildiğini anımsatan, buna göre, Türkiye'nin 117. sırada gösterildiğini belirten Tunç, "Türkiye'nin üzerinde gösterilen ülkelere bir bakın, Türkiye'nin üzerinde gösterilen onlarca ülkede demokrasi bile yok. Serbest seçimler yok. Bu proje kimin projesi? Eski ABD Barolar Birliği Başkanı'nın kurduğu bir dernek. Bunu fonlayanlar var. Bağış yapanlarla listede ilk sırada olanlar aynı. Ne kadar bağış yaparsan listede o kadar yukarı çıkıyorsun. Ama bizim bütçemizde bu bağışa ilişkin bir bütçe konulmadı. 2025'te böyle bir rakam söz konusu değil." diye konuştu.

"BAŞKA RAPORLAR NİYE GÜNDEME GELMİYOR"

OECD 2023 raporlarının eleştiri konusu yapıldığını ancak raporda yer alan olumlu hususun gündeme getirilmediğini belirten Tunç, şu ifadeleri kullandı:

Türkiye, yargıyla ilgili 'erişebilir, yanıt veren ve kaliteli adalet' konusunda en çok gelişme gösteren ülkeler arasında. Yine aynı raporda, 'Yargıda kadın/erkek eşitliği konusunda 10 yılda 13 puan arttı.' diyor. Kürsüde görev yapan kadın hakim sayısı yüzde 40'a ulaştı. Avrupa Konseyi Adaletin Etkinliği Komisyonu'nun olumlu değerlendirdiği raporlar da var. Onlar niye hiç gündeme gelmiyor? Gidiyorsunuz, masa başında hazırlanan, objektif kriterlere dayanmayan, gerçek Türkiye'yi yansıtmayan raporları burada dile getiriyorsunuz.

“YARGI BAĞIMSIZLIĞI” ELEŞTİRİLERİNE CEVAP VERDİ: ADNAN MENDERES ASILMAZDI

Bakan Tunç, yargı kararlarının eleştirilebileceğini, 2024 yılında verilen 12 milyonu aşkın dosyada karar verildiğini, birkaç dosyanın gündeme getirildiğini söyledi.

İstisna olan birkaç dosya gündeme getirilerek 12 milyon dosyanın göz ardı edilmesiyle yargı teşkilatına haksızlık yapıldığını belirten Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığıyla ilgili olarak eleştiri sınırlarını aşanlara şunu ifade etmek istiyorum. Bugün eleştirdiğiniz bu yargı sistemi eğer 1961'de 27 Mayıs'ta iş başında olsaydı Adnan Menderes ve arkadaşları asılmazdı, dar ağacına gitmezdi. Beğenmediğiniz bugünkü yargı sistemi 12 Eylül 1980'de iş başında olsaydı, 'bir sağdan bir soldan' diye gençlerin yaşı büyütülerek dar ağacına gönderilmezdi. Hesap sorulması bugüne kalmazdı.

“YARGI HİÇ KİMSENİN ARKA BAHÇESİ OLMAYACAK”

Bağımsız ve tarafsız olmamakla suçladığınız bugünkü yargı sistemi 28 Şubat'ta iş başında olsaydı, o üniversite birincisi başörtülü kızlarımızı kürsülerden ağızları kapatılarak yaka paça atmaya kimse cesaret edemezdi. Vesayetçilerin, darbecilerin koruyucu ve kollayıcısı olan 27 Mayıs'ta merhum Menderes'e 'Seni buraya tıkan kuvvet böyle istiyor.' diyen, 28 Şubat'ta adeta cübbelerini darbecilerin önüne seren yargı anlayışı eğer 15 Temmuz'da işbaşında olsaydı bugün hiçbirimiz burada olamazdık. İyi ki bugünkü yargı sistemi var, iyi ki 15 Temmuz'da iş başındalarmış. İyi ki darbecilere karşı milletiyle beraber dik durdular, adeta savaştılar. Demokratik hukuk devletinin, milli iradenin yanında oldular. Bundan böyle yargı hiç kimsenin arka bahçesi olmayacak. Yargı, milletin yargısı olmaya devam edecek."

Öte yandan Adalet Bakanı Tunç, 2025 yılında Bakanlığına 280 milyar 275 milyon 802 bin lira bütçe öngörüldüğünü belirtti.

"TÜRK YARGISININ KARALANMASINA İZİN VERMEYİZ"

Konuşmasının ardından o anları sosyal medya hesabından da paylaşan Tunç,

“Masa başında hazırlanan ve objektif kriterlere dayanmayan endekslerle Türk yargısının karalanmasına izin vermeyiz.” İfadelerini kullandı.