Aşırı Yoksullaşan Çalışan ve Emeklilere Sosyal Yardım Verilecek
Türkiye’de ekonominin zorlu koşulları, özellikle dar gelirli kesimi ciddi şekilde etkiliyor. 2025 yılı için belirlenen 22.104 TL asgari ücret, Türkiye genelinde işçi ve emekliler için önemli bir gündem maddesi oldu. Ancak, yine de asgari ücretli çalışanlar ve düşük emekli maaşıyla geçinen kişiler, geçim sıkıntısını aşmakta zorlanıyor. 2025’te belirlenen asgari ücret, dört kişilik bir aileyi geçindirmek için yeterli olmamakta, bu da düşük gelirli ailelerin sosyal yardımlara başvurmasına neden oluyor. Hane halkı başına gelir asgari ücretin üçte birinden (7.368 TL) daha düşük olan çalışan ve emekliler, aşırı yoksullukla mücadele ederken, sosyal yardımlara başvurmak durumunda kalıyor. Emekli Mülkiye Başmüfettişi Mahmut Esen, 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu’na dayanarak, gelir seviyesi asgari ücretin üçte birinden daha az olan çalışan ve emeklilerin sosyal yardım alabileceklerini ifade etti. Esen, bu kişilerin il ve ilçelerdeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına başvurmaları gerektiğini belirtti.
EMEKLİ MAAŞLARININ YETERSİZLİĞİ
Asgari ücretin yetersizliğinin yanı sıra, emekli maaşları da birçok kişi için yeterli olmuyor. 22 bin TL altında gelirle geçinen üç kişilik emekli aileleri ve 14 bin 700 TL altında maaş alan iki kişilik emekli aileleri, aşırı yoksulluk seviyesine düşmüş durumda. Esen, bu ailelerin 3294 sayılı Kanun’a göre sosyal yardımlar alabileceğini belirterek, bu kişilerin il/ilçe Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına başvurabileceğini vurguladı.
12 MİLYARDAN VAZGEÇTİLER AMA...
Ekonomik sıkıntıların ve yoksulluğun arttığı bu dönemde, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in aldığı bir başka karar da dikkat çekiyor. Şimşek, 2025 yılı başında akaryakıt ürünlerine uygulanacak ÖTV artışını yüzde 6 ile sınırlandırma kararı aldı. Bu karar, devletin 12 milyar TL'lik vergi gelirinden vazgeçmesi anlamına geliyor. Bakan Şimşek, bu hamlenin para ve maliye politikaları arasındaki eşgüdümü sağlamaya yönelik olduğunu belirtti. Ancak bu karar, ekonominin dar gelirli kesimi için bir nebze rahatlama yaratırken, asgari ücretlilerin yaşadığı zorlukları tamamen ortadan kaldırmak için yeterli görünmüyor.
ASGARİ ÜCRET ZAMMININ YETERSİZLİĞİ VATANDAŞI MUHTAÇ BIRAKTI
Saygı Öztürk, Sözcü gazetesindeki yazısında, asgari ücretin ve düşük emekli maaşlarının toplumu ne kadar zor durumda bıraktığına dikkat çekmişti. Bu ekonomik ortamda, asgari ücretle geçinen ve düşük maaşla emekli olan ailelerin sosyal yardım alması, bir anlamda ekonomik sistemin darboğazını gösteriyor. Devletin, 12 milyar TL'lik vergi gelirinden vazgeçerek, çeşitli yardım ve destek programlarına kaynak aktarılması yönünde yaptığı adımlar, yoksulluğun derinleştiği bu dönemde önemli bir müdahale olsa da, asgari ücretli kesimin yaşam koşullarını iyileştirmek için daha kapsamlı önlemler alınması gerektiği bir gerçektir.
Bu durum, Türkiye'nin ekonomik sisteminde yoksullukla mücadele etmek ve dar gelirli kesimi desteklemek adına daha fazla tedbire ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor. 2025 asgari ücreti ve verilen sosyal yardımlar, mevcut ekonomik zorluklar içinde yeterli kalmayacak gibi görünüyor.